( (
Selçuk Özdağ
Köşe Yazarı
Selçuk Özdağ
 

Dilerim Uyanmışsınızdır

Gara'da 16 şehit verdik, çok ümitli değilim ama dilerim bu iktidarı uyandırır. Çünkü her şeyi şov malzemesi haline getiren bir zihniyet var iktidarda. Ölümün bile suyunun suyunu çıkarmak, ölenlerden oy sağmaktır bu. İşte ahlaklı yönetim bunun için istiyoruz. Siyasete taşınan şey vardır, taşınmayan, taşınmaması gereken şey vardır. Şehitlerin kanı da onlardan biridir. Üstelik ortada ciddi bir başarısızlık varken. Evet, şehitlik büyük bir makam, bir insanın ulaşabileceği en yüksek zirve. Ama en nihayet her ölen içimizde acı tortuları bırakarak gidiyor. Şehitliğe övgü dizenlerin nedense bu yüce makama kendi çocukları adına en küçük bir talepleri yok. Bu yüksek makamı hep başkalarının çocukları için istiyorlar. Ölen başkalarının çocukları olduğu müddetçe de şehitliğe övgü dillerinden hiç eksik olmuyor. Keşke bu yüce makamı biraz da kendi evlatları için düşünseler, o zaman ne kadar samimi oldukları daha iyi anlaşılırdı. Başarısızlık, ölümü kutsallaştırarak örtülemez, Gara da öyle olacak, içimizde kanayan bir yara olarak yaşamaya devam edecek. Ders almak ancak sorumluluk üstlenenlerin işidir, yine hiç bir ders almayıp, muhalefete yüklenme üzerinden verilen şehitlerin üzerine toprak atmaya çalışacaklar. Muhalefet PKK'ya arka çıkıyormuş... Bu kadar mı sorumsuzluk olur? Öcalan'la masa kuran muhalefet miydi, hayatı ihanetle geçmiş, ellerinde on binlerce insanın kanı olan Öcalan kardeşleri İstanbul seçimini kazanmak uğruna televizyonlara çıkaran muhalefet miydi? Mahir Ünal, gerekirse Karayılan'ı da çıkarırız dedi, hadi yüreğiniz yetiyorsa çıkarın, dükkan sizin. PKK'ya tavır alanları çıkarıyorlarmış, savunmalarını da böyle yapıyorlar. Öcalan kardeşlerin birinin mektubunda, ötekinin TRT'deki konuşmasında PKK'yı eleştiren tek bir kelime var mı? Dertleri PKK değil, dertleri iktidarda nasıl kalırız. Ama ders almak dediğim bu da değil. Daha bir kaç gün yeni anayasa teraneleri başlatıldı. Hemen ardından 1921 Anayasası gündeme getirildi. PKK ve onun bebek katili sözde lideri de 1921 Anayasasını istiyor. Çünkü 1921 Anayasasında ulus devlet yok, değiştirilemeyen hükümler yok, Anayasa Mahkemesi yok, temel hak ve hürriyetler yok.1921 Anayasasını yeni bir anayasaya zemin yapmak PKK/HDP ikilsinin ulaşmak istedikleri hedefe yol açmak, bir nevi yol temizliği yapmaktır. Hadi gidin Öcalan'ın hoşuna giden bir anayasa yapın. Bunu bu millete yutturacağınızı sanıyorsanız yanılıyorsunuz. Türklükle, Gazi Mustafa Kemal'le bu kavganızın nedeni ne? Tarih bir bütündür, herkesin yanlışları eksikleri olabilir. Anayasalar geçmişle hesaplaşmak için yapılmaz, toplumu barış içinde yönetmek, temel hak ve hürriyetleri güvenceye almak için yapılır. PKK önünde en büyük engel olarak ulus devleti görüyor, 1921 Anayasasını işte bunun için istiyorlar, Türkiye'yi kabileleştirmek, milliyetsizleştirmek için. 16 şehit verdik, dilerim ne yapmak istediğinizi bir defa daha düşünürsünüz. Artık toplumu korkutarak, sindirerek susturmanın zamanı geçmiştir. Türkiye ne yapmak istediğinizi görüyor ve her gün biraz daha uyanıyor. Bu aziz ve necip millet uyandıkça kaybedeceksiniz. Başka yolu yok.
Ekleme Tarihi: 24 Şubat 2021 - Çarşamba
Selçuk Özdağ

Dilerim Uyanmışsınızdır

Gara'da 16 şehit verdik, çok ümitli değilim ama dilerim bu iktidarı uyandırır. Çünkü her şeyi şov malzemesi haline getiren bir zihniyet var iktidarda. Ölümün bile suyunun suyunu çıkarmak, ölenlerden oy sağmaktır bu.

İşte ahlaklı yönetim bunun için istiyoruz. Siyasete taşınan şey vardır, taşınmayan, taşınmaması gereken şey vardır. Şehitlerin kanı da onlardan biridir. Üstelik ortada ciddi bir başarısızlık varken.

Evet, şehitlik büyük bir makam, bir insanın ulaşabileceği en yüksek zirve. Ama en nihayet her ölen içimizde acı tortuları bırakarak gidiyor. Şehitliğe övgü dizenlerin nedense bu yüce makama kendi çocukları adına en küçük bir talepleri yok. Bu yüksek makamı hep başkalarının çocukları için istiyorlar. Ölen başkalarının çocukları olduğu müddetçe de şehitliğe övgü dillerinden hiç eksik olmuyor.

Keşke bu yüce makamı biraz da kendi evlatları için düşünseler, o zaman ne kadar samimi oldukları daha iyi anlaşılırdı.

Başarısızlık, ölümü kutsallaştırarak örtülemez, Gara da öyle olacak, içimizde kanayan bir yara olarak yaşamaya devam edecek. Ders almak ancak sorumluluk üstlenenlerin işidir, yine hiç bir ders almayıp, muhalefete yüklenme üzerinden verilen şehitlerin üzerine toprak atmaya çalışacaklar.

Muhalefet PKK'ya arka çıkıyormuş... Bu kadar mı sorumsuzluk olur? Öcalan'la masa kuran muhalefet miydi, hayatı ihanetle geçmiş, ellerinde on binlerce insanın kanı olan Öcalan kardeşleri İstanbul seçimini kazanmak uğruna televizyonlara çıkaran muhalefet miydi? Mahir Ünal, gerekirse Karayılan'ı da çıkarırız dedi, hadi yüreğiniz yetiyorsa çıkarın, dükkan sizin. PKK'ya tavır alanları çıkarıyorlarmış, savunmalarını da böyle yapıyorlar. Öcalan kardeşlerin birinin mektubunda, ötekinin TRT'deki konuşmasında PKK'yı eleştiren tek bir kelime var mı? Dertleri PKK değil, dertleri iktidarda nasıl kalırız.

Ama ders almak dediğim bu da değil. Daha bir kaç gün yeni anayasa teraneleri başlatıldı. Hemen ardından 1921 Anayasası gündeme getirildi. PKK ve onun bebek katili sözde lideri de 1921 Anayasasını istiyor. Çünkü 1921 Anayasasında ulus devlet yok, değiştirilemeyen hükümler yok, Anayasa Mahkemesi yok, temel hak ve hürriyetler yok.1921 Anayasasını yeni bir anayasaya zemin yapmak PKK/HDP ikilsinin ulaşmak istedikleri hedefe yol açmak, bir nevi yol temizliği yapmaktır. Hadi gidin Öcalan'ın hoşuna giden bir anayasa yapın. Bunu bu millete yutturacağınızı sanıyorsanız yanılıyorsunuz. Türklükle, Gazi Mustafa Kemal'le bu kavganızın nedeni ne? Tarih bir bütündür, herkesin yanlışları eksikleri olabilir. Anayasalar geçmişle hesaplaşmak için yapılmaz, toplumu barış içinde yönetmek, temel hak ve hürriyetleri güvenceye almak için yapılır. PKK önünde en büyük engel olarak ulus devleti görüyor, 1921 Anayasasını işte bunun için istiyorlar, Türkiye'yi kabileleştirmek, milliyetsizleştirmek için. 16 şehit verdik, dilerim ne yapmak istediğinizi bir defa daha düşünürsünüz. Artık toplumu korkutarak, sindirerek susturmanın zamanı geçmiştir. Türkiye ne yapmak istediğinizi görüyor ve her gün biraz daha uyanıyor. Bu aziz ve necip millet uyandıkça kaybedeceksiniz. Başka yolu yok.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ipekyoluhaber.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
( (