( (
Ahmet Ünver
Köşe Yazarı
Ahmet Ünver
 

KİN ve İNTİKAM ATEŞİ ile Yanıp Tutuşan Tipler ile YOL Yürünemez!

Selçuk Üniversitesi rektörlüğüne ataması yapılan, Prof. Dr. Hüseyin YILMAZ, hocamın şahsında, öncelikle kendisi ve yeni kuracağı ekibe, üniversite ve şehrin kalkınması adına, yapacakları çalışmalar ve projelerde, tekrardan başarılar dilerim! Rektörlük devir teslim töreninde, basına yansıyan fotoğraflar sonrası, üniversitede; KAOS – KARMAŞA ve KARŞAŞAYA mahal vermemek, Kurumsal BARIŞ ve HUZUR adına sorumluluk alan şehrin derin ağabeylerinin devreye girmesi akabinde, uzun bir sessizlik süreci olmuştur! Yerel Dinamikler ve şehirdeki DERİN Ağabeyler ya da AK Saçlılar; Yarım Asırlık bir Eğitim Kurumunda; Akademik ve İdari kadro arasında, KAOS – KARMAŞA ve KARGAŞAYA Mahal vermemek ve Kurumsal BARIŞ – HUZUR ve AİDİYETİN yeniden tesis edilebilmesi adına; stratejik ve taktik kararlar öncesi, dokunuşlar yapabileceğini ya da istişare de HAYR vardır ilkesi çerçevesinde, İSTİŞARE müessesinin devreye alınacağını düşünüyorum!   Ve onlar Rablerine icabet ederler ve namazı kılarlar ve işlerini aralarında toplanıp İSTİŞARE EDERLER ve onları rızıklandırdığımız şeylerden infak ederler. ( Şûra – 38 )  Rektörlük devir teslim töreninde basına yansıyan fotoğrafta ki malum şahıslar, Rektör Yardımcısı olarak atanacaklarını fısıltı gazetesinde yaymak suretiyle, dolaylı olarak, kin ve nefret besledikleri bireylere, intikam mesajları vermeye çalışmaktadır! Neden ve Nasıl olabilir? Rektörlük devir teslim töreninde basına yansıyan fotoğrafta ki malum şahıslar, toplu halde gezmek suretiyle, daha önce dekanlık görevinde bulunan bir akademisyen hocaya, PARMAK sallaması ve HESAPLAŞACAĞIZ şeklinde, tehdit ifadelerde bulunmasını nasıl izah edeceğiz? Anlayan var ise beri gelsin! Peki, burası arena meydanı mı? Yoksa bir eğitim kurumu mudur? Peki, burası agora meyhanesi mi? Yoksa yüksek öğretim ve bilim yuvası mıdır? Peki, burası kin – nefret ve intikam hissi ile yanıp tutuşan zavallı tiplerin bulunduğu köy kahvesi mi? Yoksa ülke ve şehrin kalkınması adına, araştırma – geliştirme ve bilim üretmesi gereken bir kurum mudur? Hangisi? Tüm bu soruların cevaplarını, Selçuk Üniversitesine yeni rektör olarak atanan, Prof. Dr. Hüseyin YILMAZ hocanın alacağı kararlar ve atayacağı yol arkadaşları ile verecektir! Üniversiteler; ülkenin ihtiyaç duyduğu insan gücünü yetiştiren, kaynak ve kadrosuyla bilim ve teknoloji üreten, araştırmaları teşvik eden, toplumsal gelişmelere öncülük yapan ve bilimsel yöntemlerle her meseleye çözüm arayan kurumlardır! Üniversiteler; bilgi üreten ve bilgiyi kullanabilecek insan yetiştiren kurum demektir! Üniversiteler, üretilen bilginin topluma yayılmasını sağlamaktır! Üniversiteler, devlet ve millet adına, araştırma ve geliştirme, bilim, uygulama ve kalkınma demektir! Üniversite yönetimleri; toplum ve şehrin tüm dinamikleri ile ilişkili ve bağlantılı olmak zorundadır! Üniversite yönetimlerinin çevresini kuşatan, fitne – fesat ruhlu kişiler ve iletişimin ne olduğunu anlamayan ve bilmeyen bir güruh ile bir yere varılamaz! Üniversite yönetimleri; sadece ve sadece üç beş siyasetçi veya siyaset yaptığını zanneden, yerelde ki ayak takımları ile iletişim halinde olmak zorunda, değildir! Devletin kişilere bahşetmiş olduğu makamlar, kimseye babasından miras kalmamıştır! Devletin makamları, kibir ve ego tatmin yerleri değildir! Devletin makamları, asil millet ve evlatlarına sadece hizmet yerleridir! Devletin makamlarında temel olan hoş bir seda ve kalıcı eserler bırakabilmektir! Devletin makamları kimseye baki değildir! Devletin makamlarına oturanlar, asla la-yüs-el değildir! Devletin makamlarına oturanlar, öncelikle açık, şeffaf, dürüst ve hesap verebilir olmak zorundadır! Basının görevi de, devletin makamlarına oturanlara, kamu adına soru sormak ve cevapları da kaleme almaktır! Üniversite yönetimleri ve tüm akademisyenler, ülkesi ve milletin geleceği ve kalkınması adına, aklı ve vicdanı hür olmalı ve göbekten bir yerlere asla bağlı ve bağımlı olmamalıdır! Üniversiteler, araştırma – geliştirme, soru sorma ve sorgulama kültürünün öğretildiği kurumlardır! Mesleğinin gereği olarak, hakaret içermeden ve kamu adına soru soran bireyleri, kadı veya mahkemelerde, ya da başka şekilde, sindiremez ve yıldıramazsınız! Bu sokak çıkmaz ve buradan da bir yere varamazsınız! Bir Gazeteci ve İletişimci olarak, kamu adına, kamuoyunu aydınlatmak, kamu kurum ve kuruluşlarında ki işleyiş hakkında, kamuoyunda ki iddia, sorular ve istifhamlara cevap bulabilmek adına, soru soran beş dakika ve soru sormayan da ömür boyu aptal olur ilkesi çerçevesinde, elbette ki sorularımız olacaktır! Devlet; kanun, kural, nizam, yönetmelik, adalet, hukuk ve hesap verebilirlik demektir! Adalet, hakkaniyet, hesap verebilirlik, kanun, kural ve hukukun olmadığı durum ve kurumlarda, kaos ve karmaşa hakim olur! Yönetim, kaos ve karmaşaya asla mahal vermemeli! Eğer bir memleket ve kurumda, namus sahipleri, en az kötü insanlar ve fesatçılar kadar, sabırlı ve cesur olmazsa, o memleket ve kurumlar, mutlaka batarmış! Bu ülke ve yarım asrı devirmiş bir yüksek öğretim kurumunun batmaması; kaos, karmaşa ve kargaşa ortamına mahal verilmemesi adına kalem oynatmaya ve bir kaç kelam etmeye devam edeceğiz! Soru soran beş dakika, soru sormayan kişi de ömür boyu aptal olur ilkesi çerçevesinde, mesleki sorumluluk gereği, kamu ve kamuoyu adına, üniversiteler kuruluş kodlarına dönebilmesi için sorularımız her daim olacak ve Kamu adına olan her KONUYU ve her OLAYI – OLGUYU takip etmeye devam edeceğiz!  
Ekleme Tarihi: 29 Temmuz 2024 - Pazartesi
Ahmet Ünver

KİN ve İNTİKAM ATEŞİ ile Yanıp Tutuşan Tipler ile YOL Yürünemez!

Selçuk Üniversitesi rektörlüğüne ataması yapılan, Prof. Dr. Hüseyin YILMAZ, hocamın şahsında, öncelikle kendisi ve yeni kuracağı ekibe, üniversite ve şehrin kalkınması adına, yapacakları çalışmalar ve projelerde, tekrardan başarılar dilerim!

Rektörlük devir teslim töreninde, basına yansıyan fotoğraflar sonrası, üniversitede; KAOS – KARMAŞA ve KARŞAŞAYA mahal vermemek, Kurumsal BARIŞ ve HUZUR adına sorumluluk alan şehrin derin ağabeylerinin devreye girmesi akabinde, uzun bir sessizlik süreci olmuştur!

  • Yerel Dinamikler ve şehirdeki DERİN Ağabeyler ya da AK Saçlılar; Yarım Asırlık bir Eğitim Kurumunda; Akademik ve İdari kadro arasında, KAOS – KARMAŞA ve KARGAŞAYA Mahal vermemek ve Kurumsal BARIŞ – HUZUR ve AİDİYETİN yeniden tesis edilebilmesi adına; stratejik ve taktik kararlar öncesi, dokunuşlar yapabileceğini ya da istişare de HAYR vardır ilkesi çerçevesinde, İSTİŞARE müessesinin devreye alınacağını düşünüyorum!

 

Ve onlar Rablerine icabet ederler ve namazı kılarlar ve işlerini aralarında toplanıp İSTİŞARE EDERLER ve onları rızıklandırdığımız şeylerden infak ederler. ( Şûra – 38 ) 

Rektörlük devir teslim töreninde basına yansıyan fotoğrafta ki malum şahıslar, Rektör Yardımcısı olarak atanacaklarını fısıltı gazetesinde yaymak suretiyle, dolaylı olarak, kin ve nefret besledikleri bireylere, intikam mesajları vermeye çalışmaktadır! Neden ve Nasıl olabilir?

Rektörlük devir teslim töreninde basına yansıyan fotoğrafta ki malum şahıslar, toplu halde gezmek suretiyle, daha önce dekanlık görevinde bulunan bir akademisyen hocaya, PARMAK sallaması ve HESAPLAŞACAĞIZ şeklinde, tehdit ifadelerde bulunmasını nasıl izah edeceğiz? Anlayan var ise beri gelsin!

  • Peki, burası arena meydanı mı? Yoksa bir eğitim kurumu mudur?
  • Peki, burası agora meyhanesi mi? Yoksa yüksek öğretim ve bilim yuvası mıdır?
  • Peki, burası kin – nefret ve intikam hissi ile yanıp tutuşan zavallı tiplerin bulunduğu köy kahvesi mi? Yoksa ülke ve şehrin kalkınması adına, araştırma – geliştirme ve bilim üretmesi gereken bir kurum mudur? Hangisi?

Tüm bu soruların cevaplarını, Selçuk Üniversitesine yeni rektör olarak atanan, Prof. Dr. Hüseyin YILMAZ hocanın alacağı kararlar ve atayacağı yol arkadaşları ile verecektir!

Üniversiteler; ülkenin ihtiyaç duyduğu insan gücünü yetiştiren, kaynak ve kadrosuyla bilim ve teknoloji üreten, araştırmaları teşvik eden, toplumsal gelişmelere öncülük yapan ve bilimsel yöntemlerle her meseleye çözüm arayan kurumlardır!

Üniversiteler; bilgi üreten ve bilgiyi kullanabilecek insan yetiştiren kurum demektir! Üniversiteler, üretilen bilginin topluma yayılmasını sağlamaktır! Üniversiteler, devlet ve millet adına, araştırma ve geliştirme, bilim, uygulama ve kalkınma demektir!

Üniversite yönetimleri; toplum ve şehrin tüm dinamikleri ile ilişkili ve bağlantılı olmak zorundadır!

Üniversite yönetimlerinin çevresini kuşatan, fitne – fesat ruhlu kişiler ve iletişimin ne olduğunu anlamayan ve bilmeyen bir güruh ile bir yere varılamaz!

Üniversite yönetimleri; sadece ve sadece üç beş siyasetçi veya siyaset yaptığını zanneden, yerelde ki ayak takımları ile iletişim halinde olmak zorunda, değildir!

Devletin kişilere bahşetmiş olduğu makamlar, kimseye babasından miras kalmamıştır!

Devletin makamları, kibir ve ego tatmin yerleri değildir! Devletin makamları, asil millet ve evlatlarına sadece hizmet yerleridir!

Devletin makamlarında temel olan hoş bir seda ve kalıcı eserler bırakabilmektir! Devletin makamları kimseye baki değildir!

Devletin makamlarına oturanlar, asla la-yüs-el değildir! Devletin makamlarına oturanlar, öncelikle açık, şeffaf, dürüst ve hesap verebilir olmak zorundadır!

Basının görevi de, devletin makamlarına oturanlara, kamu adına soru sormak ve cevapları da kaleme almaktır!

Üniversite yönetimleri ve tüm akademisyenler, ülkesi ve milletin geleceği ve kalkınması adına, aklı ve vicdanı hür olmalı ve göbekten bir yerlere asla bağlı ve bağımlı olmamalıdır!

Üniversiteler, araştırma – geliştirme, soru sorma ve sorgulama kültürünün öğretildiği kurumlardır!

Mesleğinin gereği olarak, hakaret içermeden ve kamu adına soru soran bireyleri, kadı veya mahkemelerde, ya da başka şekilde, sindiremez ve yıldıramazsınız! Bu sokak çıkmaz ve buradan da bir yere varamazsınız!

Bir Gazeteci ve İletişimci olarak, kamu adına, kamuoyunu aydınlatmak, kamu kurum ve kuruluşlarında ki işleyiş hakkında, kamuoyunda ki iddia, sorular ve istifhamlara cevap bulabilmek adına, soru soran beş dakika ve soru sormayan da ömür boyu aptal olur ilkesi çerçevesinde, elbette ki sorularımız olacaktır!

Devlet; kanun, kural, nizam, yönetmelik, adalet, hukuk ve hesap verebilirlik demektir!

Adalet, hakkaniyet, hesap verebilirlik, kanun, kural ve hukukun olmadığı durum ve kurumlarda, kaos ve karmaşa hakim olur! Yönetim, kaos ve karmaşaya asla mahal vermemeli!

  • Eğer bir memleket ve kurumda, namus sahipleri, en az kötü insanlar ve fesatçılar kadar, sabırlı ve cesur olmazsa, o memleket ve kurumlar, mutlaka batarmış!
  • Bu ülke ve yarım asrı devirmiş bir yüksek öğretim kurumunun batmaması; kaos, karmaşa ve kargaşa ortamına mahal verilmemesi adına kalem oynatmaya ve bir kaç kelam etmeye devam edeceğiz!

Soru soran beş dakika, soru sormayan kişi de ömür boyu aptal olur ilkesi çerçevesinde, mesleki sorumluluk gereği, kamu ve kamuoyu adına, üniversiteler kuruluş kodlarına dönebilmesi için sorularımız her daim olacak ve Kamu adına olan her KONUYU ve her OLAYI – OLGUYU takip etmeye devam edeceğiz!

 
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ipekyoluhaber.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
( (