Gelecek Partisi, Sosyal İzolasyonda Artan Şiddeti Gündeme Taşıdı

Gelecek Partisi Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Politikaları Başkanlığı, “Ev, tüm kadınlarımız için güvenli olmalıdır” başlıklı bir bildiri yayımladı.

Partinin resmi web sitesi ve sosyal medya adreslerinden yayımlanan bildiride, sosyal izolasyondan sonra artan şiddet vakaları ele alınarak, son 20 günde 21 cinayet işlendiğine vurgu yapıldı. Bildiride, ayrıca Aile Bakanlığı’nın konuya dair herhangi bir açıklama yapmamış olmasına da değinildi.   3 maddelik bir öneriyi de içeren bildiri, şu şekilde:   Covid tehdidi, hayatımızın her alanını etkilemesiyle öncelikli gündemimiz haline geldi. Ancak hayat devam ediyor ve toplumdaki tek tehdit Koronavirüs değil. Salgın hastalığın sosyal hayatı durdurması, zaten var olan ekonomik zorluklara yenilerini ilave etmesi gibi nedenlerle toplumun ruh sağlığını da olumsuz etkilemiştir. Elbette “Evde kal” yerinde bir çağrıdır ve nitekim Gelecek Partisi tarafından da izolasyona yönelik sıkı tedbirlerin alınması doğrultusunda gerekli açıklamalar yapılmıştır.   Ancak sosyal izolasyonla birlikte zaten huzursuzluk yaşayan eşler arasındaki tahammül sınırı azalmış ve şiddet vakaları maalesef yeniden gündeme gelmeye başlamıştır. Her gün yeni bir kadın cinayeti haberi duyduğumuz şu günlerde (20 günde 21 cinayet) Aile Bakanlığının konuya dair herhangi bir açıklamasını duymamış olmak üzüntü vesilesidir.   Hayatta kalmanın tek meselemiz olduğu şu zorlu günlerde maalesef sorunun birincil muhatapları olan Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile Adalet Bakanlığı tarafından cinayetleri önlemeye yönelik hiçbir ilave tedbir alınmadığı gibi 30 Mart 2020 tarihinde Hakimler ve Savcılar Kurulunun kararıyla “6284 sayılı Kanun çerçevesince verilecek tedbir kararlarının yükümlülerin covid kapsamında sağlığını tehdit etmeyecek şekilde değerlendirilmesi” talimatı verilmiştir.   HSK’nın Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmet Bakanlığı´nın sükutla karşılık verdiği bu kararı, mağdur kadınların koruyucu önlemlere ulaşmasını zorlaştıracak mahiyettedir.  Şiddet mağduru kadınlar için hiçbir ekonomik ve sosyal önlem alınmadan adeta şiddet uygulayan kişilerin evde kalmalarını salık veren HSK kararı,  aslında “bir süre şiddeti kabul et ve razı ol”  diyerek telafisi imkansız sonuçlar doğuracaktır. Şiddeti engellemek için tavizsiz ve kesin tavır gerekir. Bu bağlamda;   1- Hakimler ve Savcılar Genel Kurulu tarafından alınan bu tedbir kararı, mahkemelerin şiddet failleri için verecekleri uzaklaştırma kararlarını engelleyecektir. Bu nedenle HSK kararı iptal edilmeli ve şiddet mağdurlarını koruyucu önlemler genişletilmelidir.   2- Sığınma evine yerleşmek isteyen kadınların süreci kolaylaştırılmalıdır. Ayrıca covid nedeniyle sığınma evlerinde gerekli sağlık tedbirleri en üst düzeyde alınmalıdır.   3- Acil yardım hatlarına ulaşmada ihmale neden olacak bir çalışmanın önü açılmamalı bu hatlar etkili ve işlevsel olmalıdır.