( (

Gelecek Partisi Konya İl Başkanlığı Semih Yalçın’a tepki Gösterdi "Sokak Ağzı İle Siyaset Olmaz"

Gündem 17.02.2021 - 12:48, Güncelleme: 21.03.2023 - 03:23
 

Gelecek Partisi Konya İl Başkanlığı Semih Yalçın’a tepki Gösterdi "Sokak Ağzı İle Siyaset Olmaz"

Gelecek Partisi Konya Adalet Politikaları Başkanı Süleyman Özdemir, MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın’ın, Gelecek Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu’na yönelik ifadelerine tepki göstererek “Yapılan tüm siyasi eleştirileri hazmedemeyerek fetöcülük suçlamasıyla kolaycılığa kaçmış, eleştirileri muhatap almayıp kaçak güreş yapmıştır” dedi.
     Sokak ağzıyla siyaset yapmayı maharet sayan, nezaketten uzak değnekçi profiline yakın bu siyaset dilinin, entelektüellikten (siyasi nezaketten) uzak olduğunu vurgulayan Özdemir yaptığı açıklamada şunları belirtti: “Yalancılıkla suçlanacak bir kişi varsa önce kullandığı ifade olan ve Sayın Davutoğlu’na atfettiği “Emevi camisinde namaz kılmak “ ifadesini hiçbir zaman Davutoğlu kullanmamıştır. Bu Davutoğlu’na yapılan büyük bir iftiradır. Bu ifadenin sahibi bizatihi ittifak yaptıkları Ak Parti genel başkanı Sayın Erdoğan’a aittir. Yalancılık ve palavracılık böyle olsa gerek. Bazı olayların değerlendirilmesi konjonktüre ve zamana göre yapılması gerekir. Siyasetçi buna dikkat etmelidir. İdamı kaldıran koalisyonun içinde bulunup sonrasında tekrar idam gelsin diyen bir partinin tutarlı olması mümkün değildir.        Yine aynı yazıda Haziran 2015 sonrasında sürdürülen koalisyon görüşmeleri sırasında sayın Davutoğlu’na iki yüzlü yapmacık tavırlar sergilediğini beyan eden Semih Yalçın’ın, o dönemde koalisyon için Ak partiye HDP’yi işaret ettiklerini unutmuş gözüküyor. Bir ip varsa yumağının nerde olduğunu iyi görmek gerekir. Ülkeyi tekrar 12 Eylül öncesi kaosa ve cepheleştirmelere sürüklemek, sokaklarda güç gösterisi yapmak, kaba gücü siyasete sokmak akıllı olanın işi değildir.       Sayın Davutoğlu’nun görevden azline nelerin sebep olduğu bilindiği halde; başka imalarda bulunmak siyasi ahlaksızlıktır. Kafa karışıklığı olan Semih Yalçın,  Sayın Davutoğlu’nun kişisel inisiyatifinin bulunmadığını da ayrıca dile getirerek kendisiyle çelişmiştir. Davutoğlu’nun kendi dönemindeki dış politikadaki başarısı tescilli olduğu halde, bunu hazmedemeyen Yalçına,  bugünün dış politikasını ve değerli yalnızlığını hatırlatırız       15 Temmuzu bir milat sayan Yalçın, Sayın Akşener’in genel başkanı tahtından sallaması sebebiyle mi acaba cumhur ittifakına sığınmıştır. MHP geçmişini inkâr etmiyorsa,  kara dediğine bugün neden ak demiştir. Bu ülkenin beka sorunu değil bizatihi liderinin kendi beka sorunu olduğu ve partiyi sn Akşener’e teslim etmemek adına bu ittifaka dâhil olmayı tercih ettiklerini gizlemeye çalışmış olsalar da tüm gerçeklik ayna gibi ortadadır. Yine aynı zatın yazısında, toplumsal barış ve uzlaşma iklimi gibi cümleleri hiç gerçekçi değildir. Her türlü farklı düşünceye fetöcülük yaftası vuran ve hain olarak gösteren zihniyetin, toplumsal barış ve uzlaşmadan dem vurması ne kadar gerçekçidir.      Siyasal partilerin dönemsel pozisyon ve politikaları değişebilir ifadesi, yalancılık palavracılık olmuyor da pozisyon değişikliği mi oluyor. İlkesizlik ne zaman dönemsel politika oldu da bizlerin haberi yok. Miting alanlarında her türlü ağır itham ve hakaretleri yapın sonrasında da menfaat gereği bunları dönemsel politika gereği görmek ve bunu da halka, ülke bekası diye yutturmaya çalışmak, siyaset olmamalı.   Siyasette tutarlılığın istikrarın güvenin sorumluluğun adresi olduklarını söyleyen Yalçın’ın inandırıcılığını, halkın bizzat kendisi, en yakın seçimlerde cümle âleme gösterecektir.      Gelecek partisi bugün milletin umudu ve bir çıkışı olmuşken siyasi fesatlıkla mikroskobik canlı diyerek uzun uzadıya açıklama yapmak, korkulan olduğumuza delalet eder. İktidar ortağı iken oyunu artırmak ve tek başına iktidar olmayı amaç edinmek başarılı olmaya gerektirdiği halde baraj altına düşmek ve son seçimlerde HDP ile aynı milletvekili sayısına sahip olmayı başarı görüp partideki hanedanlığı devam ettirmek başarı olmasa gerek. Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu’nu, Ozan Arifi, Türkeş ailesini ve nicelerini hareket dışına meşru olmayan yollar ile çıkartıp ahlak ve dürüstlük dersi verir nidalar ile haykırmak işte budur martavalcılık ve kuru gürültü hali. Biz aynaya bakmayı tavsiye ederiz.               Gelecek partisi yeni bir partidir ve henüz denenmemiştir ama MHP için aynısını söylenemeyeceği gibi kimin ne kadar ederi ve tasarımı vardır bilinmez. MHP’nin idari kadroları kendi tabanından uzaklaşmıştır. MHP yöneticileri Anadolu da genel başkanımıza ülkücüler seninle diye atılan sloganlardan oldukça rahatsız olmuşa benziyor. Bu ülkenin sigortası o veya bu değil bilakis 83 milyonu kucaklayan söylem ve eylemlerdir. Bu aziz millet, kimin ne kadar edeceğini seçimler ile mutlaka gösterecektir.  Yıllarca oy almak adına insanları cepheleştirerek birbirine kırdıran siyasetçiler solda ya da sağda bulunmak adına mı bu kadar insanı birbirine düşürdüklerini hiç itiraf etmemişlerdir. Bu ayrıştırmalar hep insanları gruplara ve küçük hücrelere kadar bölmek için kullanıldı. Netice de hepimiz insanoğluyuz ve aynı Allah’ın kullarıyız. Adalet bir kesim için değil, her kesim için lazımdır. Genel Başkan Yardımcımız Selçuk Özdağ’a saldırıda bulunanların serbest bırakılması ise düşündürücüdür. İmtiyaz, menfaat için tüm farklı olan unsurları öne çıkarıp insanları kapıştırıp fazladan nemalanmak adına bunları yapan siyasetçiler ve partiler oldu.              Başkalarının aba altından sopa göstermelerine ve yüksek ayardan ama alçak seslerine rağmen Ülkücü gençleri sokağa dökmeyi istemek, “sokağı bizlere sorun demek”, kendi siyasi emelleri için ülkücüleri koz olarak kullanmak ülkeyi 80’lere sürüklemek demokratikleşmeye en çok ihtiyacımız olduğu şu günlerde, nefret siyaseti gütmek koltuk sevdasına delalet eder. Kendi koltuk sevdası için ülkeyi kutuplaştıranlar, Kürtçe ’de başkan anlamına gelen Serok Ahmet’i dillerine dolamaları, korkularının dışa vurumudur. Artık ne yapsanız ve ne söyleseniz boş, sessiz devrim başladı. Siz konuşacaksınız biz yapacağız, siz saldıracaksınız biz yıkılmayacağız. Kısmaya çalıştığınız sesimiz, milletimizin idaresine mazhar olarak bir haykırış olarak yüzünüze çarpacaktır unutmayın.
Gelecek Partisi Konya Adalet Politikaları Başkanı Süleyman Özdemir, MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın’ın, Gelecek Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu’na yönelik ifadelerine tepki göstererek “Yapılan tüm siyasi eleştirileri hazmedemeyerek fetöcülük suçlamasıyla kolaycılığa kaçmış, eleştirileri muhatap almayıp kaçak güreş yapmıştır” dedi.

     Sokak ağzıyla siyaset yapmayı maharet sayan, nezaketten uzak değnekçi profiline yakın bu siyaset dilinin, entelektüellikten (siyasi nezaketten) uzak olduğunu vurgulayan Özdemir yaptığı açıklamada şunları belirtti: “Yalancılıkla suçlanacak bir kişi varsa önce kullandığı ifade olan ve Sayın Davutoğlu’na atfettiği “Emevi camisinde namaz kılmak “ ifadesini hiçbir zaman Davutoğlu kullanmamıştır. Bu Davutoğlu’na yapılan büyük bir iftiradır. Bu ifadenin sahibi bizatihi ittifak yaptıkları Ak Parti genel başkanı Sayın Erdoğan’a aittir. Yalancılık ve palavracılık böyle olsa gerek. Bazı olayların değerlendirilmesi konjonktüre ve zamana göre yapılması gerekir. Siyasetçi buna dikkat etmelidir. İdamı kaldıran koalisyonun içinde bulunup sonrasında tekrar idam gelsin diyen bir partinin tutarlı olması mümkün değildir.

       Yine aynı yazıda Haziran 2015 sonrasında sürdürülen koalisyon görüşmeleri sırasında sayın Davutoğlu’na iki yüzlü yapmacık tavırlar sergilediğini beyan eden Semih Yalçın’ın, o dönemde koalisyon için Ak partiye HDP’yi işaret ettiklerini unutmuş gözüküyor. Bir ip varsa yumağının nerde olduğunu iyi görmek gerekir. Ülkeyi tekrar 12 Eylül öncesi kaosa ve cepheleştirmelere sürüklemek, sokaklarda güç gösterisi yapmak, kaba gücü siyasete sokmak akıllı olanın işi değildir.

      Sayın Davutoğlu’nun görevden azline nelerin sebep olduğu bilindiği halde; başka imalarda bulunmak siyasi ahlaksızlıktır. Kafa karışıklığı olan Semih Yalçın,  Sayın Davutoğlu’nun kişisel inisiyatifinin bulunmadığını da ayrıca dile getirerek kendisiyle çelişmiştir. Davutoğlu’nun kendi dönemindeki dış politikadaki başarısı tescilli olduğu halde, bunu hazmedemeyen Yalçına,  bugünün dış politikasını ve değerli yalnızlığını hatırlatırız

      15 Temmuzu bir milat sayan Yalçın, Sayın Akşener’in genel başkanı tahtından sallaması sebebiyle mi acaba cumhur ittifakına sığınmıştır. MHP geçmişini inkâr etmiyorsa,  kara dediğine bugün neden ak demiştir. Bu ülkenin beka sorunu değil bizatihi liderinin kendi beka sorunu olduğu ve partiyi sn Akşener’e teslim etmemek adına bu ittifaka dâhil olmayı tercih ettiklerini gizlemeye çalışmış olsalar da tüm gerçeklik ayna gibi ortadadır. Yine aynı zatın yazısında, toplumsal barış ve uzlaşma iklimi gibi cümleleri hiç gerçekçi değildir. Her türlü farklı düşünceye fetöcülük yaftası vuran ve hain olarak gösteren zihniyetin, toplumsal barış ve uzlaşmadan dem vurması ne kadar gerçekçidir.

     Siyasal partilerin dönemsel pozisyon ve politikaları değişebilir ifadesi, yalancılık palavracılık olmuyor da pozisyon değişikliği mi oluyor. İlkesizlik ne zaman dönemsel politika oldu da bizlerin haberi yok. Miting alanlarında her türlü ağır itham ve hakaretleri yapın sonrasında da menfaat gereği bunları dönemsel politika gereği görmek ve bunu da halka, ülke bekası diye yutturmaya çalışmak, siyaset olmamalı.   Siyasette tutarlılığın istikrarın güvenin sorumluluğun adresi olduklarını söyleyen Yalçın’ın inandırıcılığını, halkın bizzat kendisi, en yakın seçimlerde cümle âleme gösterecektir.

     Gelecek partisi bugün milletin umudu ve bir çıkışı olmuşken siyasi fesatlıkla mikroskobik canlı diyerek uzun uzadıya açıklama yapmak, korkulan olduğumuza delalet eder. İktidar ortağı iken oyunu artırmak ve tek başına iktidar olmayı amaç edinmek başarılı olmaya gerektirdiği halde baraj altına düşmek ve son seçimlerde HDP ile aynı milletvekili sayısına sahip olmayı başarı görüp partideki hanedanlığı devam ettirmek başarı olmasa gerek. Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu’nu, Ozan Arifi, Türkeş ailesini ve nicelerini hareket dışına meşru olmayan yollar ile çıkartıp ahlak ve dürüstlük dersi verir nidalar ile haykırmak işte budur martavalcılık ve kuru gürültü hali. Biz aynaya bakmayı tavsiye ederiz.

    

         Gelecek partisi yeni bir partidir ve henüz denenmemiştir ama MHP için aynısını söylenemeyeceği gibi kimin ne kadar ederi ve tasarımı vardır bilinmez. MHP’nin idari kadroları kendi tabanından uzaklaşmıştır. MHP yöneticileri Anadolu da genel başkanımıza ülkücüler seninle diye atılan sloganlardan oldukça rahatsız olmuşa benziyor. Bu ülkenin sigortası o veya bu değil bilakis 83 milyonu kucaklayan söylem ve eylemlerdir. Bu aziz millet, kimin ne kadar edeceğini seçimler ile mutlaka gösterecektir.  Yıllarca oy almak adına insanları cepheleştirerek birbirine kırdıran siyasetçiler solda ya da sağda bulunmak adına mı bu kadar insanı birbirine düşürdüklerini hiç itiraf etmemişlerdir. Bu ayrıştırmalar hep insanları gruplara ve küçük hücrelere kadar bölmek için kullanıldı. Netice de hepimiz insanoğluyuz ve aynı Allah’ın kullarıyız. Adalet bir kesim için değil, her kesim için lazımdır. Genel Başkan Yardımcımız Selçuk Özdağ’a saldırıda bulunanların serbest bırakılması ise düşündürücüdür. İmtiyaz, menfaat için tüm farklı olan unsurları öne çıkarıp insanları kapıştırıp fazladan nemalanmak adına bunları yapan siyasetçiler ve partiler oldu.

   

         Başkalarının aba altından sopa göstermelerine ve yüksek ayardan ama alçak seslerine rağmen Ülkücü gençleri sokağa dökmeyi istemek, “sokağı bizlere sorun demek”, kendi siyasi emelleri için ülkücüleri koz olarak kullanmak ülkeyi 80’lere sürüklemek demokratikleşmeye en çok ihtiyacımız olduğu şu günlerde, nefret siyaseti gütmek koltuk sevdasına delalet eder. Kendi koltuk sevdası için ülkeyi kutuplaştıranlar, Kürtçe ’de başkan anlamına gelen Serok Ahmet’i dillerine dolamaları, korkularının dışa vurumudur. Artık ne yapsanız ve ne söyleseniz boş, sessiz devrim başladı. Siz konuşacaksınız biz yapacağız, siz saldıracaksınız biz yıkılmayacağız. Kısmaya çalıştığınız sesimiz, milletimizin idaresine mazhar olarak bir haykırış olarak yüzünüze çarpacaktır unutmayın.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ipekyoluhaber.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
( (