( (

Ermenek Her Yönüyle Güzel Şehir

Kültür Sanat 16.01.2020 - 11:47, Güncelleme: 21.03.2023 - 03:23
 

Ermenek Her Yönüyle Güzel Şehir

Konya Aydınlar Ocağı’nda tarihi ve kültürel yönleriyle Ermenek’i anlatan Araştırmacı-Yazar Mükremin Kızılca, “Her yönüyle güzel olan Ermenek, görülmeye değer bir şehir” dedi.
Konya Aydınlar Ocağı’nın bu haftaki Selçuklu Salı Sohbetleri’nde, “Tarihî ve Kültürel Yönleriyle Ermenek” dile geldi. Kendisini kısaca “1955 Ermenek/Güneyyurt doğumluyum. Dini tahsilimi Konya ve İstanbul’da tamamladım., Kur’an ve Hadis hafızıyım. Arapça, Farsça, Osmanlıca ve Çağatay dillerinde her iki tarafa çeviri yapıyorum ve Bağ-Kur emeklisiyim” şeklinde tanıtan Araştırmacı-Yazar ve Mütercim Mükremin Kızılca, Ermenekli İş Adamı Ahmet Keleşoğlu’nu rahmetle anarak konuşmasına başladı. “Güzel yurdum Ermenek’im/ Ben seni görmeden ölürsem ona yanarım” şeklinde başlayan Yeşil Ermenek şiirinden beş dörtlük okuyan Mükremin Kızılca, Ermenek’in Abbasiler dönemindeki adının “Kameriye” olduğunu ve Ermenek’i üç hilâl şeklinde saran kaşları olduğunu belirtti. Ermenek’e has domates kurusu ve unundan da bahseden Kızılca, Selçuklu ve Osmanlı’nın yar adlarına dokunmadığını belirterek Ermenek adıyla ilgili açıklayıcı bilgi verdi.   ERMENEKLİLER İREM BAĞLARI’NDA OTURURLARDI Ermenek tarihini “Roma, Selçuklu, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemleri” olarak dört bölümde ele alarak anlatan Kızılca, Roma döneminde Ermenek’in adının “Germenikapolis” olduğunu ve “Germenika” şehir adının da Germenikus adlı Roma komutanından geldiğini söyledi. 1950’li yıllara kadar “Ermenak” olarak yazılan ismin, “İrmenak” olarak da okunduğunu belirten Kızılca, “Evliya Çelebi 1650 yılında Ermenek’e geliyor. Çelebi, “Ermenekliler kalenin arkasında varoşlarda İrem Bağlarını andıran bağlarda otururlardı” diyor. 350 sene önce söylenilen bu söz doğrudur. Şimdi de öyledir.” dedi.   KARAMANOĞULLARI BEYLİĞİ’NİN TEMELİ ERMENEK’TE ATILDI Orta Asya’nın hem Türklerin hem “İnsanlığın anayurdu” olduğunu kaydeden Kızılca, 1071’de Anadolu’nun kapıları açılınca obalar halinde göçlerin olduğunu ve Ermenek’te 1071-1228 tarihleri arasında Müslüman Türklerin yaşadığını söyledi. Ermeni devletinin (Küçük Ermenistan) Adana’nın eski ismi “SİS” olan Kozan kazasında kurulduğunu ifade eden Kızılca, Ermenek’te Ermenilerin bulunmadığını ve hiç yaşamadıklarını ifade etti. Karamanoğulları Beyliği’nin kurucusu Nureddin Bey (Nure Sofi) olduğunu ve Orta Asya’dan göçerek Konya’ya gelen Nure Sofi ve obalarının Selçuklu Sultanı Alaeddin Keykubat tarafından Ermenek ve civarına yerleşmelerinin sağlandığını kaydeden Kızılca, Karamanoğulları Beyliği’nin temelinin de Ermenek’te 1256 yılında atıldığını söyledi. 1912 Balkan Savaşı’nda Ermenek’ten binlerce eldiven, binlerce çorap, binlerce don ve göynek gönderildiğini ifade eden Kızılca, İstiklâl savaşında da Ermenek’ten yardımların toplandığını da söyledi.   KARAMANOĞLU KİTABELERİNİN HEPSİ ARAPÇA Ermenek kültüründen de bahseden Kızılca, ‘kangırda’ kelimesinin hangi yerde anlamına geldiğini ve Ermeneklice diye bir lehçelerinin olduğunu ifade etti. Zengin yemek çeşitlerinin arasında Teleme yemeğinin geldiğini belirten Kızılca, gelin, görümce kaynana üçlüsüyle birlikte yapılan Batırma’nın da meşhur olduğunu ifade ederek Batırma Destanı adlı şiirini okudu. Kızılca ayrıca, Şerafettin Güç ve Ebubekir Canpolat ile birlikte Karaman Araştırma Merkezi (KAM)’ni kurduklarını ve Karaman Hanedanıyla ilgili kitabeler üzerine çalıştıklarını belirterek “‘33 Kitabede Karamanoğlu’ adlı kitabımız yakında çıkacak. Biliyorsunuz Karamanoğlu Mehmet Bey, Konya’da Türkçe ferman yayınlattı. O fermandan sonra yazılan bütün kitabeler Arapça yazılmış. Ben yorum yapmıyorum. Bu da bir soru işareti tabiki.” diye konuştu. İl Halk Kütüphanesi’nde gerçekleştirilen sohbete Konya Ermenekliler Derneği Başkanı Ahmet İleri, Ermenekliler ve sohbet müdavimleri katıldı. Konya Aydınlar Ocağı Genel Başkanı Dr. Mustafa Güçlü, yazar ve mütercim Mükremin Kızılca’ya yazar Abdullah Uçar’ın “Şiir Yorum Fıkra” adlı kitabını hediye etti. Sohbet, toplu çekilen hatıra fotoğrafıyla sona erdi.
Konya Aydınlar Ocağı’nda tarihi ve kültürel yönleriyle Ermenek’i anlatan Araştırmacı-Yazar Mükremin Kızılca, “Her yönüyle güzel olan Ermenek, görülmeye değer bir şehir” dedi.

Konya Aydınlar Ocağı’nın bu haftaki Selçuklu Salı Sohbetleri’nde, “Tarihî ve Kültürel Yönleriyle Ermenek” dile geldi.

Kendisini kısaca “1955 Ermenek/Güneyyurt doğumluyum. Dini tahsilimi Konya ve İstanbul’da tamamladım., Kur’an ve Hadis hafızıyım. Arapça, Farsça, Osmanlıca ve Çağatay dillerinde her iki tarafa çeviri yapıyorum ve Bağ-Kur emeklisiyim” şeklinde tanıtan Araştırmacı-Yazar ve Mütercim Mükremin Kızılca, Ermenekli İş Adamı Ahmet Keleşoğlu’nu rahmetle anarak konuşmasına başladı. “Güzel yurdum Ermenek’im/ Ben seni görmeden ölürsem ona yanarım” şeklinde başlayan Yeşil Ermenek şiirinden beş dörtlük okuyan Mükremin Kızılca, Ermenek’in Abbasiler dönemindeki adının “Kameriye” olduğunu ve Ermenek’i üç hilâl şeklinde saran kaşları olduğunu belirtti. Ermenek’e has domates kurusu ve unundan da bahseden Kızılca, Selçuklu ve Osmanlı’nın yar adlarına dokunmadığını belirterek Ermenek adıyla ilgili açıklayıcı bilgi verdi.

 

ERMENEKLİLER İREM BAĞLARI’NDA OTURURLARDI

Ermenek tarihini “Roma, Selçuklu, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemleri” olarak dört bölümde ele alarak anlatan Kızılca, Roma döneminde Ermenek’in adının “Germenikapolis” olduğunu ve “Germenika” şehir adının da Germenikus adlı Roma komutanından geldiğini söyledi. 1950’li yıllara kadar “Ermenak” olarak yazılan ismin, “İrmenak” olarak da okunduğunu belirten Kızılca, “Evliya Çelebi 1650 yılında Ermenek’e geliyor. Çelebi, “Ermenekliler kalenin arkasında varoşlarda İrem Bağlarını andıran bağlarda otururlardı” diyor. 350 sene önce söylenilen bu söz doğrudur. Şimdi de öyledir.” dedi.

 

KARAMANOĞULLARI BEYLİĞİ’NİN TEMELİ ERMENEK’TE ATILDI

Orta Asya’nın hem Türklerin hem “İnsanlığın anayurdu” olduğunu kaydeden Kızılca, 1071’de Anadolu’nun kapıları açılınca obalar halinde göçlerin olduğunu ve Ermenek’te 1071-1228 tarihleri arasında Müslüman Türklerin yaşadığını söyledi. Ermeni devletinin (Küçük Ermenistan) Adana’nın eski ismi “SİS” olan Kozan kazasında kurulduğunu ifade eden Kızılca, Ermenek’te Ermenilerin bulunmadığını ve hiç yaşamadıklarını ifade etti. Karamanoğulları Beyliği’nin kurucusu Nureddin Bey (Nure Sofi) olduğunu ve Orta Asya’dan göçerek Konya’ya gelen Nure Sofi ve obalarının Selçuklu Sultanı Alaeddin Keykubat tarafından Ermenek ve civarına yerleşmelerinin sağlandığını kaydeden Kızılca, Karamanoğulları Beyliği’nin temelinin de Ermenek’te 1256 yılında atıldığını söyledi. 1912 Balkan Savaşı’nda Ermenek’ten binlerce eldiven, binlerce çorap, binlerce don ve göynek gönderildiğini ifade eden Kızılca, İstiklâl savaşında da Ermenek’ten yardımların toplandığını da söyledi.

 

KARAMANOĞLU KİTABELERİNİN HEPSİ ARAPÇA

Ermenek kültüründen de bahseden Kızılca, ‘kangırda’ kelimesinin hangi yerde anlamına geldiğini ve Ermeneklice diye bir lehçelerinin olduğunu ifade etti. Zengin yemek çeşitlerinin arasında Teleme yemeğinin geldiğini belirten Kızılca, gelin, görümce kaynana üçlüsüyle birlikte yapılan Batırma’nın da meşhur olduğunu ifade ederek Batırma Destanı adlı şiirini okudu. Kızılca ayrıca, Şerafettin Güç ve Ebubekir Canpolat ile birlikte Karaman Araştırma Merkezi (KAM)’ni kurduklarını ve Karaman Hanedanıyla ilgili kitabeler üzerine çalıştıklarını belirterek “‘33 Kitabede Karamanoğlu’ adlı kitabımız yakında çıkacak. Biliyorsunuz Karamanoğlu Mehmet Bey, Konya’da Türkçe ferman yayınlattı. O fermandan sonra yazılan bütün kitabeler Arapça yazılmış. Ben yorum yapmıyorum. Bu da bir soru işareti tabiki.” diye konuştu.

İl Halk Kütüphanesi’nde gerçekleştirilen sohbete Konya Ermenekliler Derneği Başkanı Ahmet İleri, Ermenekliler ve sohbet müdavimleri katıldı. Konya Aydınlar Ocağı Genel Başkanı Dr. Mustafa Güçlü, yazar ve mütercim Mükremin Kızılca’ya yazar Abdullah Uçar’ın “Şiir Yorum Fıkra” adlı kitabını hediye etti. Sohbet, toplu çekilen hatıra fotoğrafıyla sona erdi.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ipekyoluhaber.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
( (