( (
Ahmet Ünver
Köşe Yazarı
Ahmet Ünver
 

Erken SEÇİM Olur mu?

Son günlerde; ekonomik ve özellikle siyasi haber gündemi çok yoğun! Gündemin yoğunluğundan kafamızı kaldıramıyoruz,  desek yanlış olmaz! Okumak, anlamak, yorumlamak ve karar vermekte zorlanıyoruz? Peki, neler oluyor?   Gündemin yoğunluğundan ve son dönemde alınan, sosyal – ekonomik ve siyasi kararları okumalarımız çerçevesinde, bir erken seçimi işaret eder gibi! Peki, tüm bu göstergeler bir seçimi işaret etmesine rağmen,  ülkenin bir erken seçime ihtiyacı var mıdır? Önceki dönemlerde, kamuoyuna yansıyan mezkûr olay – olgu ve haberler ile hükümetlerin düştüğünü veya erken seçim kararlarının da alındığını, bir kenara not edelim! Cumhurbaşkanlığı adaylığı konusunda, Cumhur İttifakının adayı uzun zaman önce beyan edilmiştir! Fakat Millet İttifakının Cumhurbaşkanı adayı belli değildir! Yoksa aday bulunamıyor mudur? Ya da,  aday var,  taraflar mutabakata vardı ve yıpratılmaması adına, Kadim bir AKIL tarafından perdelenmekte midir? Neden olmasın? Millet İttifakının Cumhurbaşkanı Adayı; tüm EKOL temsilcilerinin onayına sunulmuş ve taraflarca kabul görmüş olabilir mi?  Kamuoyunda seslendirilen tüm adayların, gerçek adayın yıpratılmaması adına,  TAVŞAN ve PERDELEME görevini yapmakta olduğunu! Millet İttifakının Cumhurbaşkanı ADAYI zaviyesinden, Kadim Türk Devlet Aklının 2023 – 2053 ve 2071 hedef ve kurgusunu okumalarım çerçevesinde; tüm EKOL temsilcilerinin, MUTABAKAT ve ONAYININ alındığını, düşünüyorum! Sadece, vakti ve saati bekleniyordur, hem yıpratılmaması ve hem de kamuoyu ile paylaşabilmek için! Vakit tamam olabilir mi? Haydi, Abbas vakit tamam! Akşam diyordun işte oldu akşam! Aksi halde içeride BİRLİĞİ sağlayamayız! Eskiden olduğu gibi EKOL çatışmalarından başımızı kaldıramayız! Dışarıda OPERASYON yapabilmek için içeride SAĞLAM olmak ve durmak gerektir! Türkiye gibi ülkelerde, EKOL temsilcilerini yok sayamazsınız! Hem de,  Ukrayna savaşı üzerinden, SOĞUK SAVAŞ benzeri bir DENGENİN kurulmakta olduğu günümüzde! Bir erken ya da baskın seçim kapımıza dayandığı takdirde, bu kararı kim ya da kimler alabilecektir? Cumhurbaşkanlığı Hükümet Yönetim Siteminde, iki kurum, seçim kararı alabilir! Bunlardan biri;  TBMM ve diğeri de Cumhurbaşkanlığı makamıdır! Birinci yöntem; TBMM, Cumhurbaşkanını fesih etmek sureti ile bir erken ya da baskın seçime gidilebilir! Böyle bir karar akabinde, önceki seçimlerde olduğu gibi Cumhurbaşkanı; MAĞDUR – MAZLUM olarak tekrardan sahne alabilecektir!  Diğer yöntem; Cumhurbaşkanının TBMM’yi fesih etmesidir! Böyle bir durumda, hem Cumhurbaşkanı, hem Cumhurbaşkanlığı makamı ve hem de ülkemizin itibarının dünya kamuoyunda düşürülmesine; Kadim Türk Devlet Aklının buna izin vereceğini düşünmüyorum! Türkiye’de;  İktidar ve hükümet yönetim sisteminde; Siyasal İslam hikâyesi, dönemi ve devri kapanmıştır! Yine siyaset ve devletin önümüzde ki;  elli yıllık kurgusunu okumalarım çerçevesinde, Cumhurbaşkanlığı makamı, erken ya da baskın bir seçim kararını alabilir fakat Cumhurbaşkanı;  sağlık veya başkaca sebeplerden; seçime girmez ya da giremez! Adalet ve Ehliyet, Liyakat ve Hakikat temelli;  devletin stratejik politika ve yatırımlarında hiçbir değişikliğe mahal vermeden;  Kuvay-i Milliye Ruhu  – Kurucu İrade Temsilcisi ve Selçuklu Türk Devlet Kodlarına hâkim; TÜRK bir LİDER ile 2023 – 2053 ve 2071 hedefleri çerçevesinde ki; SEÇİM ve bürokraside ki RESTORASYON akabinde,  yeni bir dönem başlamak üzere, olduğu kanaatindeyim!
Ekleme Tarihi: 01 Eylül 2022 - Perşembe
Ahmet Ünver

Erken SEÇİM Olur mu?

Son günlerde; ekonomik ve özellikle siyasi haber gündemi çok yoğun! Gündemin yoğunluğundan kafamızı kaldıramıyoruz,  desek yanlış olmaz! Okumak, anlamak, yorumlamak ve karar vermekte zorlanıyoruz? Peki, neler oluyor?  

Gündemin yoğunluğundan ve son dönemde alınan, sosyal – ekonomik ve siyasi kararları okumalarımız çerçevesinde, bir erken seçimi işaret eder gibi! Peki, tüm bu göstergeler bir seçimi işaret etmesine rağmen,  ülkenin bir erken seçime ihtiyacı var mıdır?

Önceki dönemlerde, kamuoyuna yansıyan mezkûr olay – olgu ve haberler ile hükümetlerin düştüğünü veya erken seçim kararlarının da alındığını, bir kenara not edelim!

Cumhurbaşkanlığı adaylığı konusunda, Cumhur İttifakının adayı uzun zaman önce beyan edilmiştir! Fakat Millet İttifakının Cumhurbaşkanı adayı belli değildir! Yoksa aday bulunamıyor mudur? Ya da,  aday var,  taraflar mutabakata vardı ve yıpratılmaması adına, Kadim bir AKIL tarafından perdelenmekte midir? Neden olmasın?

Millet İttifakının Cumhurbaşkanı Adayı; tüm EKOL temsilcilerinin onayına sunulmuş ve taraflarca kabul görmüş olabilir mi? 

Kamuoyunda seslendirilen tüm adayların, gerçek adayın yıpratılmaması adına,  TAVŞAN ve PERDELEME görevini yapmakta olduğunu!

Millet İttifakının Cumhurbaşkanı ADAYI zaviyesinden, Kadim Türk Devlet Aklının 2023 – 2053 ve 2071 hedef ve kurgusunu okumalarım çerçevesinde; tüm EKOL temsilcilerinin, MUTABAKAT ve ONAYININ alındığını, düşünüyorum!

Sadece, vakti ve saati bekleniyordur, hem yıpratılmaması ve hem de kamuoyu ile paylaşabilmek için!

Vakit tamam olabilir mi? Haydi, Abbas vakit tamam! Akşam diyordun işte oldu akşam!

Aksi halde içeride BİRLİĞİ sağlayamayız! Eskiden olduğu gibi EKOL çatışmalarından başımızı kaldıramayız! Dışarıda OPERASYON yapabilmek için içeride SAĞLAM olmak ve durmak gerektir! Türkiye gibi ülkelerde, EKOL temsilcilerini yok sayamazsınız!

Hem de,  Ukrayna savaşı üzerinden, SOĞUK SAVAŞ benzeri bir DENGENİN kurulmakta olduğu günümüzde!

Bir erken ya da baskın seçim kapımıza dayandığı takdirde, bu kararı kim ya da kimler alabilecektir?

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Yönetim Siteminde, iki kurum, seçim kararı alabilir! Bunlardan biri;  TBMM ve diğeri de Cumhurbaşkanlığı makamıdır!

Birinci yöntem; TBMM, Cumhurbaşkanını fesih etmek sureti ile bir erken ya da baskın seçime gidilebilir!

Böyle bir karar akabinde, önceki seçimlerde olduğu gibi Cumhurbaşkanı; MAĞDUR – MAZLUM olarak tekrardan sahne alabilecektir! 

Diğer yöntem; Cumhurbaşkanının TBMM’yi fesih etmesidir!

Böyle bir durumda, hem Cumhurbaşkanı, hem Cumhurbaşkanlığı makamı ve hem de ülkemizin itibarının dünya kamuoyunda düşürülmesine; Kadim Türk Devlet Aklının buna izin vereceğini düşünmüyorum! Türkiye’de;  İktidar ve hükümet yönetim sisteminde; Siyasal İslam hikâyesi, dönemi ve devri kapanmıştır!

Yine siyaset ve devletin önümüzde ki;  elli yıllık kurgusunu okumalarım çerçevesinde, Cumhurbaşkanlığı makamı, erken ya da baskın bir seçim kararını alabilir fakat Cumhurbaşkanı;  sağlık veya başkaca sebeplerden; seçime girmez ya da giremez!

Adalet ve Ehliyet, Liyakat ve Hakikat temelli;  devletin stratejik politika ve yatırımlarında hiçbir değişikliğe mahal vermeden;  Kuvay-i Milliye Ruhu  – Kurucu İrade Temsilcisi ve Selçuklu Türk Devlet Kodlarına hâkim; TÜRK bir LİDER ile 2023 – 2053 ve 2071 hedefleri çerçevesinde ki; SEÇİM ve bürokraside ki RESTORASYON akabinde,  yeni bir dönem başlamak üzere, olduğu kanaatindeyim!

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ipekyoluhaber.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
( (