( (

MHP Konya İl Başkanı Remzi Karaaslan'dan 23 Nisan Mesajı

Gündem 22.04.2021 - 16:34, Güncelleme: 21.03.2023 - 03:23
 

MHP Konya İl Başkanı Remzi Karaaslan'dan 23 Nisan Mesajı

Milliyetçi Hareket Partisi Konya İl Başkanı Remzi Karaarslan’ın TBMM’nin Kuruluşunun 101’uncü yılı münasebetiyle bir mesaj yayımladı.
Dönemin küresel güçlerinin paylaşmayı umdukları bir imparatorluktan doğacak olan yeni Türk Devletinin müjdesi, bundan 101 yıl önce TBMM’nin kuruluşu ile tüm dünyaya duyurulmuştur. Bu açıdan TBMM, yalnızca meşruiyetini ve iradesini milletten alan kurumsal bir yapı değil, aynı zamanda büyük Türk milletinin yaşama, var olma, bağımsızlık ve özgürlük coşkusunun temsil edildiği milli ruhun ifadesidir. Atatürk ve milli mücadele kahramanlarının TBMM’ni ilanı ile, üç yıl sonra kurulacak olan Cumhuriyetimizin temelleri atılmış, bugünkü sınırlarımızın çizilmesi ile sonuçlanacak bir kahramanlık destanının işareti verilmiştir. TBMM’nin varlığı büyük milletimiz için umudun, Türkün düşmanları için ise hüsranın adı olmuştur. İçinden geçtiğimiz hassas ve kırılgan dönem gereğince, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin yüz birinci yaşını coşku seli, heyecan dalgası ve yoğun katılım eşliğinde ifa ve ifade edememenin burukluğu da herkesin malumu, hepimizin ana mevzusudur. Yine de gururumuz tarifsizdir. Büyük Millet Meclisi bozkırın orta yerinden geleceğe açılan millet şaheseri, kara bulutların, kahredici buhranların arasından sivrilip pırıl pırıl parlayan bağımsızlık ve demokrasi şahikasıdır. 23 Nisan 1920’de Ankara’nın Ulus semtinin meskûn taş binasında, geçmiş geleceğe bağlanmış, milli kader milliyetçi kararla bütünleşmiş, egemenlik emin ve ebedi sahibiyle birleşmiştir. İlk Meclis aziz Türk milletinin ruh kökünden doğmuş, daha da önceliklisi Milli Mücadele’nin sevk ve idare merkezi olmuş, kurtuluş ve kuruluş umutlarının meşruiyet ve mefkûre hüviyetiyle bayraklaşmıştır. Mekteplerden getirilen sıraların üzerinde Türk istikbalinin rotası çizilmiştir. İsli gaz lambalarının altında zaferle perçinlenmiş günlerin siyasi ve stratejik hazırlıkları milli haznede mahfuz duran imanla pekişmiştir. Kıt imkânlarla kutlu bir iradenin tezahürü; yokluk ve yıkım safhasından, hayat ve varlık sahasına geçişin teşkilatlı, temkinli ve tedarikli hedefleri imanla, irfanla, itimatla temin edilmiştir. Büyük Millet Meclisi Türkiye Cumhuriyeti’nin müjdesi ve mukaddemesidir. Aynı zamanda milli beka haklarımızın, milli istiklal özlemlerimizin kararlılıkla ve kahramanca müdafaa edildiği tarih kürsüsü, millet eseri, demokrasi beşiğidir. İlk Meclis’in manevi harcı dualarla, salavatlarla, Kuran-ı Kerim tilavetleriyle, ihlaslı ve milli gönüllerle karılmıştır. Bugün gibi yine bir Cuma günü, kurbanlar kesilerek, yüksek katılım eşliğinde ve büyük ümitler bağlanarak Türk milletinin zalimlere teslim olmayacağı, tarih sahnesinden çekilmeyeceği hem asrın idrakine söyletilmiş, hem de yedi düvele ilan edilmiştir. İlk Meclis’in muhterem mebusları değişik fikir ve düşünce mecralarından, farklı farklı sosyal ve siyasi muhitlerden doğup gelseler de hepsi vatanseverlik ortak paydasında buluşmuş, düşman karşısında hepsinin seda ve sevdası bir ve aynı olmuştur. Nitekim İlk Meclis tarihi özellikleri ihtiva eden vatan ve vicdan görevini layıkıyla yerine getirmiştir. Mustafa Kemal Atatürk ve dava arkadaşlarının TBMM’ni kurarken hedefleri, düşmandan arındırılmış tam bağımsız bir ülke, hür ve eğitilmiş bir millet ve öz kaynaklara dayanan bir milli ekonomi idi. Bu öncelikli hassasiyetler farklı tezahürleri ile ne yazıktır ki 101 yıl sonra yine karşımızdadır. Bugün, küreselciler ve uşakları ile her geçen gün yeni ve farklı tehditlerin yöneldiği ülkemizde, milli bir duruşun ve Dünyayı Türkçe okuyuşun nasıl olması gerektiğinin izleri ilk mecliste ve onu oluşturan yüksek vatanseverlik duygularında saklıdır. TBMM, çok ağır tarihi sorunların cereyan ettiği o dönemlerde nasıl ki çözümün ilk kaynağı olmuşsa, bugün için de her türlü bunalım ve darboğazdan çıkışın, silkinişin, uyanışın ve yükselişin yegâne kaynağı olmalıdır. TBMM’ni 1920’de kuran ve Cumhuriyetle taçlandıran milli ruh, yalnızca o günün şartlarına cevap veren, tarihte kalmış bir yadigâr değildir. Cumhur İttifakı aynı bilinç, heyecan ve güç ile bugün de benzer buhranların arasında kurtuluş ve yükseliş arayan milletimize yol gösteren bir ışıktır. Aziz milletimiz tarafından liyakat takdir edilerek ehil, güvenilir, kudretli ve kararlı Cumhur İttifakı, Türkiye Cumhuriyeti’ni lider ülke yapabilecek tek kudrettir. Bu nedenle milli irade dışı arayışlar, demokrasi dışı çağrışımlar milletimiz için asla bir çözüm reçetesi olamaz. Çare milli heyecanın temsilcisi, ilkeli ve inançlı kadrolarıyla Cumhur İttifakıdır. Milli iradenin tecelli ettiği, kuruluşunun 101. yılını kutladığımız Türkiye Büyük Millet Meclisi, demokrasimizin, milli devletimizin ve geleceğimizin de en büyük güvencesidir. Bu güvencenin toplumsal dayanağı ise pırıl pırıl çocuklarımızdır. Bu bayram günü, bir taraftan Türkiye Cumhuriyeti'nin temellerinin atıldığı, egemenlik kaynağının ilan edildiği tarihî bir gün iken, diğer taraftan yarının büyükleri, geleceğimizin teminatı çocuklarımız için bir kutlu şenliktir. Büyük Atatürk'ün Türk çocuklarına armağan ettiği bu bayram, çağdaş yorumuyla artık dünya çocukları arasında da sevgi ve dostluk bağlarının geliştirilmesi ve bütün insanların barış içinde yaşayacakları bir dünyanın oluşmasına Türkiye merkezli bir katkıda bulunmaktadır. Bu vesile ile, 101 yıl önce bu kutsal vatanı ve Meclis’i emanet eden Mustafa Kemal Atatürk’ü, dâvâ arkadaşlarını, aziz şehitlerimizi ve gazilerimizi minnet ve rahmetle anıyor, başta onurlu geleceğimiz olan çocuklarımız olmak üzere, bayramın aziz milletimize ve çocuklarımıza kutlu olmasını diliyorum.
Milliyetçi Hareket Partisi Konya İl Başkanı Remzi Karaarslan’ın TBMM’nin Kuruluşunun 101’uncü yılı münasebetiyle bir mesaj yayımladı.

Dönemin küresel güçlerinin paylaşmayı umdukları bir imparatorluktan doğacak olan yeni Türk Devletinin müjdesi, bundan 101 yıl önce TBMM’nin kuruluşu ile tüm dünyaya duyurulmuştur. Bu açıdan TBMM, yalnızca meşruiyetini ve iradesini milletten alan kurumsal bir yapı değil, aynı zamanda büyük Türk milletinin yaşama, var olma, bağımsızlık ve özgürlük coşkusunun temsil edildiği milli ruhun ifadesidir.

Atatürk ve milli mücadele kahramanlarının TBMM’ni ilanı ile, üç yıl sonra kurulacak olan Cumhuriyetimizin temelleri atılmış, bugünkü sınırlarımızın çizilmesi ile sonuçlanacak bir kahramanlık destanının işareti verilmiştir. TBMM’nin varlığı büyük milletimiz için umudun, Türkün düşmanları için ise hüsranın adı olmuştur.

İçinden geçtiğimiz hassas ve kırılgan dönem gereğince, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin yüz birinci yaşını coşku seli, heyecan dalgası ve yoğun katılım eşliğinde ifa ve ifade edememenin burukluğu da herkesin malumu, hepimizin ana mevzusudur. Yine de gururumuz tarifsizdir. Büyük Millet Meclisi bozkırın orta yerinden geleceğe açılan millet şaheseri, kara bulutların, kahredici buhranların arasından sivrilip pırıl pırıl parlayan bağımsızlık ve demokrasi şahikasıdır. 23 Nisan 1920’de Ankara’nın Ulus semtinin meskûn taş binasında, geçmiş geleceğe bağlanmış, milli kader milliyetçi kararla bütünleşmiş, egemenlik emin ve ebedi sahibiyle birleşmiştir. İlk Meclis aziz Türk milletinin ruh kökünden doğmuş, daha da önceliklisi Milli Mücadele’nin sevk ve idare merkezi olmuş, kurtuluş ve kuruluş umutlarının meşruiyet ve mefkûre hüviyetiyle bayraklaşmıştır. Mekteplerden getirilen sıraların üzerinde Türk istikbalinin rotası çizilmiştir. İsli gaz lambalarının altında zaferle perçinlenmiş günlerin siyasi ve stratejik hazırlıkları milli haznede mahfuz duran imanla pekişmiştir. Kıt imkânlarla kutlu bir iradenin tezahürü; yokluk ve yıkım safhasından, hayat ve varlık sahasına geçişin teşkilatlı, temkinli ve tedarikli hedefleri imanla, irfanla, itimatla temin edilmiştir. Büyük Millet Meclisi Türkiye Cumhuriyeti’nin müjdesi ve mukaddemesidir. Aynı zamanda milli beka haklarımızın, milli istiklal özlemlerimizin kararlılıkla ve kahramanca müdafaa edildiği tarih kürsüsü, millet eseri, demokrasi beşiğidir.

İlk Meclis’in manevi harcı dualarla, salavatlarla, Kuran-ı Kerim tilavetleriyle, ihlaslı ve milli gönüllerle karılmıştır. Bugün gibi yine bir Cuma günü, kurbanlar kesilerek, yüksek katılım eşliğinde ve büyük ümitler bağlanarak Türk milletinin zalimlere teslim olmayacağı, tarih sahnesinden çekilmeyeceği hem asrın idrakine söyletilmiş, hem de yedi düvele ilan edilmiştir. İlk Meclis’in muhterem mebusları değişik fikir ve düşünce mecralarından, farklı farklı sosyal ve siyasi muhitlerden doğup gelseler de hepsi vatanseverlik ortak paydasında buluşmuş, düşman karşısında hepsinin seda ve sevdası bir ve aynı olmuştur. Nitekim İlk Meclis tarihi özellikleri ihtiva eden vatan ve vicdan görevini layıkıyla yerine getirmiştir. Mustafa Kemal Atatürk ve dava arkadaşlarının TBMM’ni kurarken hedefleri, düşmandan arındırılmış tam bağımsız bir ülke, hür ve eğitilmiş bir millet ve öz kaynaklara dayanan bir milli ekonomi idi. Bu öncelikli hassasiyetler farklı tezahürleri ile ne yazıktır ki 101 yıl sonra yine karşımızdadır. Bugün, küreselciler ve uşakları ile her geçen gün yeni ve farklı tehditlerin yöneldiği ülkemizde, milli bir duruşun ve Dünyayı Türkçe okuyuşun nasıl olması gerektiğinin izleri ilk mecliste ve onu oluşturan yüksek vatanseverlik duygularında saklıdır. TBMM, çok ağır tarihi sorunların cereyan ettiği o dönemlerde nasıl ki çözümün ilk kaynağı olmuşsa, bugün için de her türlü bunalım ve darboğazdan çıkışın, silkinişin, uyanışın ve yükselişin yegâne kaynağı olmalıdır.

TBMM’ni 1920’de kuran ve Cumhuriyetle taçlandıran milli ruh, yalnızca o günün şartlarına cevap veren, tarihte kalmış bir yadigâr değildir. Cumhur İttifakı aynı bilinç, heyecan ve güç ile bugün de benzer buhranların arasında kurtuluş ve yükseliş arayan milletimize yol gösteren bir ışıktır. Aziz milletimiz tarafından liyakat takdir edilerek ehil, güvenilir, kudretli ve kararlı Cumhur İttifakı, Türkiye Cumhuriyeti’ni lider ülke yapabilecek tek kudrettir. Bu nedenle milli irade dışı arayışlar, demokrasi dışı çağrışımlar milletimiz için asla bir çözüm reçetesi olamaz. Çare milli heyecanın temsilcisi, ilkeli ve inançlı kadrolarıyla Cumhur İttifakıdır.

Milli iradenin tecelli ettiği, kuruluşunun 101. yılını kutladığımız Türkiye Büyük Millet Meclisi, demokrasimizin, milli devletimizin ve geleceğimizin de en büyük güvencesidir. Bu güvencenin toplumsal dayanağı ise pırıl pırıl çocuklarımızdır. Bu bayram günü, bir taraftan Türkiye Cumhuriyeti'nin temellerinin atıldığı, egemenlik kaynağının ilan edildiği tarihî bir gün iken, diğer taraftan yarının büyükleri, geleceğimizin teminatı çocuklarımız için bir kutlu şenliktir. Büyük Atatürk'ün Türk çocuklarına armağan ettiği bu bayram, çağdaş yorumuyla artık dünya çocukları arasında da sevgi ve dostluk bağlarının geliştirilmesi ve bütün insanların barış içinde yaşayacakları bir dünyanın oluşmasına Türkiye merkezli bir katkıda bulunmaktadır.

Bu vesile ile, 101 yıl önce bu kutsal vatanı ve Meclis’i emanet eden Mustafa Kemal Atatürk’ü, dâvâ arkadaşlarını, aziz şehitlerimizi ve gazilerimizi minnet ve rahmetle anıyor, başta onurlu geleceğimiz olan çocuklarımız olmak üzere, bayramın aziz milletimize ve çocuklarımıza kutlu olmasını diliyorum.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ipekyoluhaber.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
( (