Prof. Dr. Yusuf Küçükdağ Barış Pınarı harekâtının Türkiye’nin açıkça tehdit edildiği bir zamanda başladığına değinerek, “Barış Pınarı” Harekâtı, uluslararası hukuk ve anlaşmalar çerçevesinde, sabırların taştığı ve Türkiye’nin açıkça tehdit edildiği bir zamanda başlatılmıştır. Bu harekât; bir vatan savunma, birliği sağlama, hayat dahil bütün hakları ellerinden alınan milyonlarca insana bir güven ortamı hazırlama, kudurtulan terör örgütlerine dur deme operasyonudur. Hiç bir devlet, vatanını içeride yangın yerine çevirmek için organize edilen terör örgütlerine, onların sınırları içinde veya sınırları boyunca devlet kurma oluşumuna seyirci kalamaz. Dün Balkanlar’da Hıristiyan unsurlar, birer birer silahlandırılıp çeteler oluşturularak devlete, ülke güvenliğine karşı savaştırıldığı için Osmanlı Devleti güçsüzleştirilmiş ve parçalanmıştır. Yunan, Sırp, Bulgar ve Ermeni terör örgütleri, ülkeyi yangın yerine çevirerek, işgalci güçlerle işbirliği halinde kendi doğup-büyüdükleri ülkeye karşı savaşarak devleti bitirmişlerdi. Bugün de Türkiye Cumhuriyeti; aynı işgalciler tarafından bu defa sözde İslami unsurlar içinden devşirilen Haçlı âleti terör örgütleri ile durdurulmaya, parçalanmaya, maddi ve askeri gücü bitirilmeye çalışılmaktadır. Bu açıdan kırk yıldır kanlı eylemleri ile şehirleri, dağları güvensiz, yani devleti yok gösterme çabası içindeki seküler, nasyonal-sosyalist PKK ile aynı görevi din maskesi altında gözükerek yapmaya çalışan IŞİD ve FETÖ farksızdır. Bu örgütlerin iplerini elinde tutan emperyalistler, içeriden işgali gerçekleştiremeyince, Suriye sınırı boyunca terör devleti kurmaya niyetlenmişlerdir. Türk ve İslam düşmanı bu emperyalistler, yıllardır Türkiye’nin gözünün içine baka baka, ülkemizin güneyinde bu terör devletini, yani kendi adlandırmaları ile ikinci İsrail’i kurmak için çalışmaktadır. Çekiç-Güç’ten bu yana Orta Doğu’nun kan gölü olması yolundaki girişimler, tahammül edilemez bir terör ortaklığıdır. ABD’nin, terör örgütünü yerel güç ve müttefik olarak tanımlaması, on binlerce tır silah ve cephane vermesi, teröristleri eğitip yönlendirmesi devam etmektedir. Türkiye’nin, Barış Pınarı operasyonunun zamanı konusunda ABD’nin Ankara Büyükelçiliğine verdiği bilgiler, anında teröristlere aktarılmıştır “ dedi.

Ordumuzun her türlü teröre karşı muzaffer gelmesini dileyen Yusuf Küçükdağ sözlerine şöyle tamamladı: “Bilinmelidir ki, Mehmetçiğin operasyonu, sadece ellerine silah tutuşturulmuş devşirmelere karşı değildir. Asıl, onların arkasındaki insanlık, hukuk, değer yoksunu emperyalist devletlere karşı savaşılmaktadır. Ülkemizin ve bölgemizin huzuru, vatansız hale getirilen milyonların acılarının dinmesi, bu mücadelenin başarı ile sonuçlanmasına bağlıdır. Dün Millî Mücadele’de olduğu gibi, bugün de coğrafyamıza dışarıdan gelerek saldıran dış güçlere, onların içimizden devşirdiği maşalarına karşı, millî birlik ve bütünlüğümüzü koruyarak mücadele etmek; var olmak, hayat hakkımızı, vatan bütünlüğümüzü korumak demektir. Bu zorunlu bir iştir. Varlığını korumayan canlının, hayatta kalma hakkı olamaz. Konya Fikir Sanat Kültür Adamları Birliği olarak Mehmetçiğimizin yanındayız. Barış Pınarı’nın başarılı olmasını, ordumuzun her türlü teröre karşı muzaffer gelmesini diliyoruz. Allah, Mehmetlerimizin, yüreği Mehmetlerimizle çarpanların yar ve yardımcısı olsun.”