Katil İsrail’e Saadet Partisinden Protesto
Saadet Partisi Konya İl Gençlik Kolları Başkanı Hamza Kılınç yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı…
“Yüreği Küdüs’le Gazze’yle birlikte atan Filistin Sevdalıları,
Bugün 8 Haziran 2024, bugünün hatırlanması gereken tek gündemi; 7 Ekim’den bu yana devam eden katliamın, caniliklerin tam tamına 8 ay geçti. Bu süreçte gördük ki, makamlar, teknolojik imkanlar, kalabalık ordular acziyetin ve korkaklığın önüne geçemiyormuş. Ayrıca hiçbir maddi imkansızlık, imanıa inanca ve adanmışlığa engel olmadığını öğrendik.
Kudüs ve Mescid-i Aksa’ya kalkan olan, zulme meydan okumayı ve vatanseverliği tarihin sayfalarına altın harflerle yazdıran Hamas’a selam olsun.
Aksa Tufanı Harekatı ile birlikte izzet ve şeref nasıl taşınır yaşayarak öğreten Kassam Tugaylarına selam olsun.
Katillerin korkulu rüyası haline gelen, dünyaya cesareti öğreten Ebu Ubeyde’ye, Muhammed Deif’a, Yahya Sinvar’a, İsmail Heniyye’ye selam olsun.
Mazluma yardım etmenin ve kardeşliğin hakkını veren Yemen, Lübnan ve Irak direnişine selam olsun.
Dünyanın dört bir yanında zulme sessiz kalmayıp tepki gösteren vicdanı kararmamış toplumlara selam olsun.
Yaşanan onca acıya rağmen bir adım geri atmayı düşünmeyen, direnişi ve şehadeti şeref sayan, üç günlük dünyada ne için ve nasıl yaşanması gerektiğini hepimize öğreten Gazze halkına selam olsun.
Sözde insan hakları savunucusu olan dünya liderlerinin sekiz aydır devam eden soykırıma destek verdiğini gördük. Katillerle poz verme yarışına girdiklerine yine bu süreçte şahit olduk.
Oysa ki eli kanlı Siyonist caniler sürüsü, zulümlerine zulüm katarak, her geçen gün bir önceki günü aratacak şekilde katliamlarına devam ediyor. Önce halkı yerlerinden ettiler, sonra evlerini bombaladılar. Halkın sığındığı uluslar arası tesisleri, okulları yıktılar, camileri yerle bir ettiler. Yaralı kurtulanları tek tek infaz ettiler. Ambulansları , Hastaneleri vurdular. Tüm altyapıları imha edip insanları açlıkla baş başa bıraktılar. Son çare çadırlara sığınan insanları diri diri yaktılar. Biz tüm bu yaşananları canlı canlı izledik. Annelerin, .çocukların feryatlarını bu kulaklarla duyduk. Evladından geriye kalan parçaları poşetlerle taşıyan babaları bu gözlerle gördük. Herşey biz yaşadığımızı iddia ederken cereyan etti. Bu sırada 57 İslam ülkesinin liderleri toplanıp toplanıp dağıldılar, kınamaktan başka hiçbir şey yapmadılar.
Peki biz 57 İslam ülkesinin dışında mıyız ? 1000 yıl dünyaya adaletle hükmetmiş ecdadın varisleri olarak ne zaman harekete geçeceğiz. Buradan iktidara sesleniyoruz. Suni gündemleri bırakın, söylemlerinizle toplumun gazını almayı bırakın. İcraate geçin.
-Başta ülkemizde bulunan katliam destekçilerini tutuklayın, vatandaşlıktan çıkartın, sınır dışı edin.
-Bizimle aynı bayrak altında yaşayıp da çocuk öldürmek için Siyonistlerin safında yer alanları savaş suçluları olarak yargılayın.
-Ticaretinize kılıf uydurmayı bırakın, ülkemiz üzerinden yakıt geçişini durdurun, soykırıma ortak olmayın.
-Malatya / Kürecik’teki radar üssünü kapatın, Siyonistleri kör edin.
-Adana / İncirlik üssünü derhal boşaltın. Başından beri zulme ortak olan katil conileri memleketimizde istemiyoruz.
-Artık Eyy falan Eyy filan diyerek muhatabı belli olmayan söylemleri bırakın. Mazlumlara umut ışığı olan D-8 İslam Birliğini canlandırın. Daha bugün D-8 ülkeleri dışişleri bakanları Gazze gündemiyle bir araya geldi. Bu toplantıdan toplanıp dağılmaktan başka kınama kararından başka somut adımlar atın. Cennetmekan Necmettin Erbakan hocamızın yolunu izleyin. Katliamı durdurmak için Türk Silahlı Kuvvetlerimizi asli görevine döndürün. Mehmetçiği Gazze’ye gönderin. Katliamı durdurun. Eli kanlı katilleri Gazze’den defedin. Kudüs’ü, Mescid-i Aksa’yı ve tüm filistini özgürleştirin. Zulüm sisteminin algılarından sıyrılın ve yürüyün. Tarihinize bakın inancınıza sarılın. Bu millet size yol açar. Mehmetçiğin abdest suyunu sırtında taşır. Konya Gençliği olarak biz hazırız. Siz yeter ki inanın ve harekete geçin.
Bugün burada dua etmeyeceğiz çünkü fiili duanın zamanının gelip geçtiğine dikkat çekmek istiyoruz. Zaten kavli dua yeterince yapıldı. Şu sekiz ayda sadece Konya’da insanımız seksen defa bir araya geldi. Sabah namazlarında toplandı, öğlen vakitlerinde tepki gösterdi, geceleri meydanları doldurdu. Her zaman diliminde yetkililere seslendi. Gençlerimiz yollara çıktı, yaşlılarımız camileri doldurdu, çocuklarımız hep birlikte haykırdı, annelerimiz sokaklara çıktı, öğrenciler akademisyenler yürüyüşler yaptı, esnaflarımız grev yaptı, boykotlar düzenlendi, konvoylar yapıldı. Toplumun her kesimi size sesini duyurmaya çalıştı. Öyle ki Konya’nın neresine giderseniz gidin size zulmü hatırlatacak çeşitli görseller karşılıyor. Konya bir bütün olarak zulmü duyurmak için elinden geleni yaptı. Sizlere görevinizi hatırlatmak için ne zaman ne mekan hiçbir boşluk bırakmadı. Ancak yetkililerin umurunda bile olmadı. İktidar partisinin Konya’daki yetkilileri, belediye başkanları, milletvekilleri soruyorum sizlere; yetkilerinizi bugün kullanmayacaksınız da ne zaman kullanacaksınız. Duyarlı vatandaşlar meydanlara çıktığında en ön safta poz vermek mi sizin göreviniz. Allah aşkına siz ne işe yararsınız. Aklımızla alay etmeyin. Çok sayın iktidar vekillerine soruyorum;
Orhan Erdem
Abdullah Ağralı
Mehmet Baykan
Ziya Altunyıldız
Meryem Göka
Mustafa Hakan Özer
Bu çığlıklara daha ne kadar kulak tıkayacaksınız. Vicdanınız sızlamıyorsa halkın size verdiği emanetlere ihanet etmekten de mi korkmuyorsunuz.
Tahir Akyürek
Latif Selvi
Selman Özboyacı
Başınızı yastığa nasıl koyuyorsunuz. Gözünüzü kapattığınızda cayır cayır yanan çocuklar gözlerinizin önüne gelmiyor mu ? Parça parça olmuş bedenler vicdanınızı da mı sızlatmıyor. Çocuklarınızın gözlerine nasıl bakacaksınız. 8 ay boyunca elimizdeki yetkiyi kullanmadık katliamları sadece izledik mi diyeceksiniz. Ya görevinizi yapın ya da derhal istifa edin. İktidarlar, makamlar gelip geçer. Çocuklarınıza bu utancı miras bırakmayın.
Rahmetli Kocaeli Milletvekilimiz Hasan Bitmez’in meclis kürsüsünde son nefesini verirken okuduğu dizelerle sözlerimi tamamlıyorum.
Onlar sanıyorlar ki, biz sussak mesele kalmayacak.
Halbuki, biz sussak, tarih susmayacak.
Tarih sussa, hakikat susmayacak.
Onlar sanıyorlar ki, bizden kurtulsalar mesele kalmayacak.
Halbuki bizden kurtulsalar vicdan azabından kurtulamayacaklar,
Vicdan azabından kurtulsalar, tarihin azabından kurtulamayacaklar.
Tarihin azabından kurtulsalar, Allah'ın gazabından kurtulamayacaklar” dedi.