Haşim Akten : “Din Siyasete Alet Edilmemeli”
Gözyaşı Geceleri’nin mimarı ve araştırmacı-yazar Haşim Akten, Ahde Vefa Turan Birliği Derneği’nde “Manevi Yozlaşma ve Sebepleri” konulu sohbet yaptı. Sohbeti açılışta kısa bir konuşma yapan Ahde Vefa Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Harun Meral, seçkin davetlilerin katılacağı bu tür sohbetleri her ay Cuma günü değişik konularda akşam yapacaklarını söyledi.
1955 Konya/İşgalaman doğumlu olduğunu ve babasının öğretmen olması dolayısıyla Konya’da değil, başka şehirlerde yaşadığını ifade eden yazar Haşim Akten, “Mamak’ta Hz. Mevlâna’nın Mesnevî’siyle tanıştım. Dört yıl boyunca ezberlercesine Mesnevî okudum. Hayatımın dönüm noktalarını bu yıllar teşkil etti. Allah’a, peygamberlere ve insanlara bakış açımı Mevlâna şekillendirdi diyebilirim.” dedi. Cezaevinden 1986’da çıktıktan sonra hayatta pek çok olaylara şahit olduğunu ve vahim şeyler yaşadığını belirten Akten, insanımızın, manevi açıdan yozlaşmasının ana unsurunun din olduğunu söyledi.
Emevî Zihniyetine Dikkat!
Türklerin imanlı ve tek Tanrı’ya inanmış bir millet olduğunu kaydeden Akten, şu ifadelere yer verdi: “Bizim insan onuruna yakışmayacak hiçbir kültürümüz yok. Ama maalesef kaynaklarına indiğimizde bu Emevî zihniyeti, İslâm’ı kendi hükümranlıkları için kullanmış insanlar. Kerbela programını yaptığım zaman nasıl bir vahim durumla ve senaryoyu hazırlarken de çok dehşet şeylerle karşılaştım. İnsanları susuz bırakmışlar. Bebekleri bile atlarla çiğnemişler. İmam Hüseyin’in başını kesip Şam’a götürerek orada tepside sundular. Ve yârenlerinin hepsinin başlarını keserek mızrakların başına koymuşlar. Kûfe’den Şam’a kadar bütün şehir ve kasabaların sokaklarında; Zeynep başta olmak üzere kadınları, çocukların hepsini bellerinden ve ayaklarından zincirleyerek yürütmüşler. Bunlar hükümranlık için herşeyi yapacak zihniyettedirler. Bugünkü Emevi zihniyeti de dahil olmak üzere. Bunlar kadınlara cinsel obje olarak bakıyor ve görüyor! Peki Türk’ün bakışı ne? Kadınları bir hakan olarak görüyor. Kadınları el üstünde tutuyor. Hatta Mustafa Kemal Atatürk, cumhuriyeti kurduğunda daha Avrupa’da kadınlara oy verme hakkı yokken kadınlara oy verme hakkı verdi.”
Din Siyasete Alet Edilmemeli
Manevi bozulma ve yozlaşmanın Emevi’lerden başladığını ve İmam-ı Azâm’ı zindanlara atıp işkence yaparak öldüren bir zihniyet olduğuna dikkati çeken Akten, halka her türlü kötülüğü yapan günümüz Yezid’lerinden de örnekler verdi. Doğru dini, hakiki İslâm’ı Kur’an-ı Kerim’in Türkçe mealini, peygamberimizin hayatı ile sözlerini anlayarak öğrenmek için okumanın önemine dikkatiçeken Akten, Muhsin Yazıcıoğlu’nun “Arap kültürünü din sanmakla, Batı kültürünü medeniyet sanmak, aynı hatadır” sözünü hatırlattı. Akten, Arap kültürü yerine Türk kültürüne değer ve önem verilmesi gerektiği üzerinde durarak “Siyasete din bulaşınca bütün topluma yayılıyor. Yani yozlaşmanın en tehlikeli olduğu yer bu. Bunlar bütün dini getirdiler bir başörtüsünün içine soktular. Kadınlar önce camiden sonra hayattan dışladılar. Afganistan’daki Taliban’ın yaptığı gibi. Şimdi yakında HTŞ yapacak.” dedi. Arapların din anlayışıyla Türklerin din anlayışı arasında “sevgi” farkı olduğunu ve müslümanların, kindar olmaması gerektiğini söyleyen Akten, “Bir müslümanda kin olmaz. Peygamberin hayatı ortada. Ebu Cehil’e bile 70 kere gittiği söyleniyor” dedi. Sohbet soru-cevap şeklinde devam etti. Katılımcılara araaşı ikram edildi.