Yiğit: Öğretmenlerde Geçinmekte Zorlanıyor
Her geçen gün derinleşen ve hayat pahalılığı artan ülkemizde öğretmenlerinde geçinmekte zorlandığını belirten Eğitim-İş Konya Şube Başkanı Özgür Ulaş Yiğit, “Büyük Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün, 24 Kasım 1928 tarihinde Millet Mekteplerinin kendisine verdiği Başöğretmen unvanını kabul etmesinin de yıldönümü olan 24 Kasım tarihi, 1981 yılından itibaren Öğretmenler Günü olarak kutlanmaktadır. Bu vesileyle başta Başöğretmenimiz Mustafa Kemal Atatürk ve bu vatan uğruna şehit olmuş öğretmenlerimizi rahmetle anıyor, tüm öğretmenlerimizin Öğretmenler Günü'nü kutluyoruz.
Her 24 Kasım’da öğretmen güzellemeleri yapan ancak öğretmenlerimizi Cumhuriyet tarihinin en kötü günlerini yaşatmaktan da ısrarla geri durmayan çok sevgili yöneticilerimize de buradan sevgilerimizi iletiyoruz” dedi.
Öğretmenlerimizin yüzde 65’i geçinmediklerini beyan ettiler
Özgür Ulaş Yiğit sendikanın yaptığı ankete göre meslektaşlarımızın yüzde 65’nin geçinemediklerini beyan ettiklerine dikkat çekerek, “Sendikamızın yapmış olduğu bir anket hakkında kısaca bilgi vermek istiyorum. Ankete göre meslektaşlarımızın da geçinmekte zorlandıklarını görüyoruz. Sendikamızın 3630 eğitim emekçisinin katılımı ile gerçekleştirdiği ankette çarpıcı sonuçlar ortaya çıkmıştır. Katılımcıların yüzde 23,34'ü eşinin çalışamadığını belirtmiştir. Yani neredeyse evli her 4 emekçiden birinin eşi işsizdir ve evin başlıca gelir kaynağı enflasyonla biçilen tek maaştır. Katılımcıların yüzde 57,8’i ailenin gıda ihtiyaçlarını karşılamada zorluk yaşadığını, yüzde 48,3’ü maaşlarının yetersizliğinden dolayı ek hesap kullandıklarını, yüzde 77,7’si ailenin sağlık harcamalarını karşılamakta zorluk çektiklerini, yüzde 90’ı kullandıkları kredi kartının borçlarını ödemede zorlandıklarını, yüzde 65’i geçinmekte zorlandıklarını ailelerinden veya yakınlarından borç aldıklarını beyan etmişlerdir. Katılımcıların yüzde 61,1’i ekonomik zorluklardan dolayı mesleki motivasyonlarının düştüğünü, yüzde 84,3’ü ek iş aradığı belirtmiştir. Öğretmenin işi dışında ek iş aramak istemesi oldukça manidardır. Ekonomik olarak zor durumda olan eğitim çalışanlarının öncelik olarak ekonomiyi temel sorun olarak görmelerinin nedeni yukarıdaki görüşlerinden belli olmaktadır. Katılımcıların yüzde 64,2'si düşük maaşları nedeniyle toplumdaki saygınlıklarının yıprandığını aktarmıştır. Öğrencilerimden ve meslektaşlarımdan uzak kalmak mesleki motivasyonumu her zaman düşürüyor diyenlerin oranı yüzde 70,6’dır. Katılımcıların yüzde 77,6'sı pandemi sürecinde teknolojik ihtiyaçlarının MEB tarafından karşılanmadığını kaydetmiştir. İnsanlık onuruna yaraşır bir ücret alıp, insanca yaşamak istiyoruz. Söz verilmesine rağmen yaşama geçirilmeyen 3600 ek gösterge hakkımızı istiyoruz. Eğitim çalışanları arasında ayrımcılık yaratacak uygulamalara son verilmesi istiyoruz. Ek ders ücretlerimizin emekliliğe sayılmasını talep ediyoruz. Eğitim emekçilerinin köle değil, geleceğin mimarları olduğunun idrak edilmesini istiyoruz. Sadece öğrencilerimiz ve kendimiz için değil ülkemizin geleceği için laik, bilimsel, adil ve kamusal eğitim istiyoruz. Eğitim kurumlarımızın personel ihtiyacının, hükümetin ekonomi ve eğitimde din eksenli politikaları ile değil nesnel ve bilimsel kriterlerle belirlenmesini talep ediyoruz. Yeterli sayıda öğretmen ve yardımcı personel istihdam edilmesini istiyoruz. Öğretmenlere ve eğitim çalışanlarına yönelik şiddetin önüne geçecek önlemler alınmasını talep ediyoruz. Her şeyden önemlisi meslek onurumuzu geri istiyoruz. Tüm eğitim emekçilerinin 24 Kasım Öğretmenler Gününü kutluyor, daha güzel günler için birlikte mücadele etmeye çağırıyoruz” diye konuştu.