Devletimiz de bu gerçeğin ışığında eğitim-öğretimin binaya, araç-gerece, teknolojiye olan ve sürekli artan ihtiyacını karşılama gayreti içindedir. Bütün bu unsurlar içinde asıl öge, tüm bu enstrümanları kullanarak yeni nesillere şekil veren öğretmenlerdir. Bilgi güçtür. Tarihe bakıldığında açıkça görülecektir ki her dönemde bilgiyi kullananlar, bilgiye ve bilgili insana değer verenler söz sahibi olmuşlardır. Başkalarının bilmediklerini bilmek büyük avantajlar, üstünlükler sağlamıştır. 

Öğretmenlik sadece bilgi aktarma işi değildir. Günümüzde bilgiye ulaşmanın birçok yolu olsa da öğretmenliğin değeri azalmamıştır. Çünkü öğretmen, bilgi ve irfan deryasını her öğrencisine dökmeden, ziyan etmeden aktarır. Öğretmenin muhabbetini, gözlerindeki sevgiyi, öğrencilerine başka hiçbir şey veremez.  Gelişen bilişim teknolojileriyle birlikte, hayatın her alanına girdiği gibi, eğitim hayatımıza da giren internet ve bilgisayarlar, öğretmenin yerini tutamayacaktır. Merhum Aliya İzzetbegoviç’in dediği gibi “Bilgisayarlar, teorik olarak olsa dahi, asla şiir yazamayacaktır.”

Öğretmen anlattıklarıyla olduğu kadar örnek oluşuyla da önemlidir. Öğretmenlik peygamber mesleğidir. Bizler, ilk emri “Oku!” olan, “Hiç bilenle bilmeyen bir olur mu?” diyen bir dinin mensuplarıyız. Çünkü insan, bildiği kadardır. Bizim kültürümüzde de ilme, irfana ve dönemin öğretmenleri olan alimlere derin bir saygı ve muhabbet vardır. Öğretmene hürmet, Türk milletinin damarlarında taşıdığı genetik bir mirastır. Bitmeyen gayretleriyle, sonsuz sabırlarıyla nesiller inşa eden, insanlığa yol gösteren öğretmenlerimizin çalışmaları her türlü takdirin üstündedir. Öğretmenlerimiz toplumlara, insanlığa ışık tutan kılavuzlarımızdır.

Bu düşüncelerle tüm öğretmenlerimizin 24 Kasım Öğretmenler Günü’nü en içten duygularımla kutluyor, hepsine başarılar diliyorum.