Hesapsız Çıkmıştık Arkadaşlarla Evlerden.

“O gün Saat 22 gibi haberimiz oldu bizim darbe kalkışmasından ve arkadaşlarla yazışmaya başladık” diyen Arat, “Bütün talimatlarımız zaten whatsapp’ta kayıtlı. Bugün baktım o mesajlara, dedim ki bütün ilçeleri teşkilatları açın! Milletvekillerini, belediye başkanlarını, meclis üyelerini Ak Parti ailesinin tamamına mesaj çekin, Büyükşehir Belediye Başkanıyla görüşün, İlçe belediye başkanlarıyla görüşün, özellikle merkezdekilerin il teşkilatına kırsallarda ilçelerde ilçe teşkilatlarına toplansınlar ve halkı darbeye karşı isyana çağırsınlar” dedim diyen Musa arat, “Bu görüntü video’nun Türkiye’de halkı darbeye karşı isyana çağıran ilk Ak Parti teşkilatının videosuydu” dedi.

 O Gün Arkadaşlarla Beraber Kellemiz Koltukta Çıktık

“O gün arkadaşlarla beraber kellemiz koltukta çıktık.” Diyen Arat, “Şimdi tersine düşünürsek o gün darbenin Allah korusun gerçekleştiğini. Ertesi gün kodesin yolu bizi bekliyordu. Ve yağlı ilmek bizim boynumuzu bekliyordu. Aslında empatiyi bugüne göre değil o geceye göre yapmak gerekiyor.” Dedi

Fetöyle Mücadeleyi de Darbeden Önce Paralel Yapı İle Mücadele Komisyonu Adı Altında Kurarak Faaliyete Geçiren İlk Teşkilatız

“Hesapsız çıktık arkadaşlarla ve özellikle o günün sonrasında hep o gecenin hesabını görmeye çalıştık. Çünki hem Ak parti genel merkezinden bu konuşla ilgili talimatlar alıyorduk, hem de halktan sürekli şikayetler geliyordu. Aslında biz Fetöyle mücadeleyi de darbeden önce paralel yapı ile mücadele komisyonu adı altında kurarak faaliyete geçiren ilk teşkilatız. Üç milletvekilimiz, o zaman Abdullah Ağralı, Halil Etyemez, Hacı Ahmet Özdemir bugün hayattalar. Üç il başkan yardımcısı ve üç belediye meclis üyesi ile paralel yapı ile mücadele komisyonu kurmuştuk.” Diyen Arat, “Darbe oldu sonra Fetö ile mücadele komisyonuna dönüştü iş.” Dedi.

O Gece Darbenin Gidişine Göre Ben Teşkilata Gelip Gelmeyeceğimi Düşüneceğim Diyenler Oldu.

 “Tabi burda biz fincancı katırlarını ürkütmeye başladık.” Diyen Arat, “Sürekli bize ihbarlar geliyordu, sürekli belgeler geliyordu ve orda ifade ettiğimiz twitter da bir konu vardı Ak Parti kurumsal kimliğine sadakat. Biz o sadakat gereği, davaya açılan o kapının Ak Parti olduğuna inanarak orda dava nitelememiz o’dur, o kurumsal kimliğe uygun hareket etmeye çalıştık. Ve hiç kimsenin hatırını Ak Parti hatırının üstünde tutmadık. Bu anlamda twitter’ da da ifade ettiğim gibi, o gece telefonlara çıkmayanlar oldu. O gece darbenin gidişine göre ben teşkilata gelip gelmeyeceğimi düşüneceğim diyenler oldu. O gece telefonlarına hiç ulaşamadıklarımız oldu. Sabaha kadar ortalıkta görünmeyenler oldu. Talimat verdik talimatlarımızı dinlemeyenler oldu. Ve Öyle bir noktaya geldi ki biz bunları darbenin sonrasında kurcaladıkça bu insanlar bir şekliyle bir araya geldi. Sermayenin gücü kullanıldı. Bizimle alakalı da itibarsızlaştırılma, yalan ve iftiralar üzerinde.” Dedi.

Başbakanımız Sayın Binali Yıldırım Ve Genel Başkan Yardımcılarına Bu Konuda Çok Şeyler Götürdük. Maalesef Hiçbirinden Sonuç Alamadık.

-  O dönem il başkanıydınız, 1000 kişiye yakın imzasız bir mektup gitti. Hakkınızda iddialar vardı, birçok iddia vardı. Hemen bunun akabindemi oldu bu hadise? Sorusuna Musa Arat: “Hemen hemen. Onu anlatayım, yalnız biz partimizin genel merkezinden özellikle o gecenin saat 22:00, 00:30, 00:30 Sayın cumhurbaşkanımızın konuştuğu 00:26 saatine denk geldiği için hep bunun araştırılmasını istedik. Bunlar devlet kayıtlarında vardır. Ben dahil herkesin o gece nerede olduğu, kimlerle görüştüğünün ortaya çıkarılması gerektiğini savunduk ve ısrar ettik. Sayın başbakana bu konuda Konya havaalanında bazı şeyler sunduk, onun bize söylediği şeyler vardı. Genel başkan yardımcılarına bu konuda çok şeyler götürdük. Maalesef hiçbirinden sonuç alamadık.” Dedi.

Şu Anda Fiilen Görev Yapıyorlar

-  Yani siz o geceden sonra ciddi bir çalışma yaptınız, bu darbeye sevinenler yada Ak partide yada milletin yanında saf tutmayanları dosyaladınız mı? Sorusuna Musa Arat;  “Şimdi darbenin gidişatına göre duruma bakacağız diyen adam ihanet etmemiş midir? İhanettir bu benim nezdimde. Eğer il başkanı bir şehrin parti il başkanı siyaseten o şehrin lideridir” dedi

- Şu anda görevdeler mi bunlar? Sorusuna ise “Maalesef Şu anda fiilen görev yapıyorlar, evet… dedi.

 “Bizim talimatlarımıza rağmen darbenin gidişatını bekleyeceğim dilenler oldu.” Diyen Arat, “Burada sadece şunu ifade etmek isterim; maalesef orda Konya’da bir algı yürütüldü, bir hanımefendi tartışmaya açıldı, o masumiyet halkası yada suç halkası sıralanacak olursa O’na sıra gelmez. Bu kadar söyliyim. Bir hanımefendi belediye başkanının o dönemde çok tartışıldı. Eğer bu konuda hakikaten iyi bir irdeleme yapılsa o hanımefendi bu işin başında gelmez, en sonunda kalır. Kabahat açısından.

Biz bütün bunları malesef başkan yardımcılarıyla çok tartıştık çok konuştuk ve bakın çok ricada bulunduk cumhurbaşkanımızla bizi görüştürün. Sayın başbakanla da sürekli burada tezbiratlar yapılmaya başlandı. Çünki bazı şeyler öyle büyüdü ki kim kabahatli ise biz partimiz açısından Fetönün miladı 17-25 Aralıktır, 17-25 Aralığı dikkate aldığınız zaman soruşturulması gereken, bu konuda hakikaten ulaşılması gereken hiçbirşeye ulaşılamadı, soruşturulamadı. Biz bu konuda ayıklamaya çalıştıkça süreç bizi tasfiye etti. Twitterda ifade ettiğim şey budur. Ve cumhurbaşkanımızın bizim randevu taleplerine dönüşü olmadı. Hasan Doğan’ın özel kalem müdürüyle whatsapp’ta yazışmalarımız buradadır. Bize randevu verileceğine dair, Genel başkan yardımcılarından bu konuda yardım istedik, o da karşılık bulmadı.

- Cumhurbaşkanından da randevu istedim ama randevu verilmedi mi diyorsunuz sorusuna Arat; “Evet. Durum budur maalesef.” Dedi.

Daha fazlasını Ekte izleyebilirsiniz...