Bir süredir konu ile ilgili araştırma yaptıklarını belirten Ekici, ihtiyaç sebebiyle sayıları artırılan mahkemeler ile, duruşma salonları ve mahkeme kalem odalarının ihtiyacı karşılamadığını ifade ederek “Dönüşümlü olarak mahkeme salonları kullanılıyor. Bu nedenle sürekli yerleşim planlarının değişmesi, başta avukatların ve vatandaşların mahkeme salon ve kalemlerini aramakla duruşma saatlerini geçirdikleri gibi sıkıntılar çözüme muhtaç. Birkaç mahkemenin tek duruşma salonunu kullanması, bazen kalem odalarında duruşmaların yapıldığı aşikardır. Yine aynı mahkemeye birden fazla hakimin atanması ile tek numaralı ve çift numaralı dosyaların aynı mahkemede ayrıldığı ve karışıklığın oluştuğu bir gerçektir” dedi.

HAK KAYIPLARI YAŞANIYOR

Bazı mahkeme kalemlerinin aynı oda içerisinde çalışmak zorunda olduğunu da söyleyen Gelecek Partisi Konya İl Başkanı Hasan Ekici, mimari yapıda öngörülen ve birbirini takip eden mahkeme sıralamasının bozulduğu ve iş takibinin zorlaşarak adeta labirente dönüşen adliye binasının, güncel değişiklikleri kaldıramaz hale geldiğinin altını çizdi. Vatandaş ve avukatların, girecekleri davanın hakimini ve hangi solanda davanın görüleceğini aramak ve öğrenmekle vakitlerinin geçtiğini belirten Ekici, hakimden hakime değişen duruşma usulleri yüzünden davaların takibinin güçleştiğini ifade etti.

DURUŞMALAR YIĞILDI

Vatandaşların davalarına giremediği sebebiyle hak kayıplarının yaşandığını söyleyen Ekici sözlerini şöyle tamamladı “Pandemi ve takip eden adli tatil sebebiyle dava ve duruşmaların yığıldığı iş yükünün artması, yeterli inceleme ve araştırmanın yapılamadığı ve adaletin tecelli ettirilemediği görülmektedir. Adliye binasının çevresiyle ilgili olarak gerek personel, gerek avukat ve vatandaş için yeterli park alanının ayrılmaması sebebiyle uzun süreler araç park yeri aramakta ayrı  bir olumsuzluktur.

Günümüzün ekonomik koşullarındaki olumsuzluklar, suç işleme oranını ve boşanma dava sayısını fazlasıyla artırmıştır. Tüm bu olumsuzlukların mevcut adliye binası ve değişken uygulamalar ile çözülmesi uzak bir ihtimaldir.

YARGI YÜKÜ ARTTI

Toplum üzerindeki kutuplaşmanın artırılarak insanlar arasındaki hoşgörü ve hümanizmin yok edildiği, ahlak değerlerinin yozlaştırıldığı, yolsuzluğun meşrulaştırılarak olağan haline getirildiği zamanları yaşamaktayız. Toplumdaki değerlerin, günlük siyaset ile hoyratça harcanma hali, maalesef yargı yükünün artırmasında en önemli etkendir.”