2024’ün En Büyük Zorluğu: Yükselen Maliyetler

Turizm sektöründe 2024 sezonunun en büyük sıkıntısı, katılımcıların yüzde 54’ü tarafından “yükselen maliyetler” olarak belirtildi. Dövizdeki kur baskısı yüzde 20 ile ikinci sırada yer alırken, istihdam sorunları yüzde 17 ile öne çıktı. Ahmet Fevzioğlu, “Artan maliyetler sektörde karlılığı düşürürken, hizmet kalitesine yansıyabilecek riskler taşıyor. İstihdam sorununu ise çözmeden sürdürülebilir bir büyüme sağlamak zor” dedi.

2025 Beklentileri: Turist Sayısında Artış ve Erken Rezervasyon

2025 yılı için turist sayısında yüzde 5-10 arasında artış bekleyenlerin oranı yüzde 54 olarak kaydedildi. Bunun yanında erken rezervasyonlarda da yükseliş beklentisi dikkat çekiyor. Turizmcilerin yüzde 42’si erken rezervasyon oranlarının yüzde 5-10 arasında artacağını öngörüyor. Fevzioğlu, bu durumun sektöre olan güveni artırdığına işaret ederek, “Erken rezervasyon oranlarının artışı, özellikle Avrupa ve BDT pazarında ciddi bir ivme sağlayabilir” ifadelerini kullandı.

Online Satışlar ve Avrupa Pazarındaki Beklentiler

Turizmcilerin yüzde 60’ı online satışların yüzde 5-10 artacağını, yüzde 30’u ise bu artışın yüzde 20 ve üzeri olacağını düşünüyor. Avrupa pazarında ise yüzde 5-10 seviyelerinde bir artış bekleniyor. Fevzioğlu, dijitalleşmenin önemine vurgu yaparak, “Online satışlardaki artış sektörde dijitalleşmenin ne kadar kritik olduğunu gösteriyor. Avrupa pazarı da Türkiye için hala önemli bir potansiyel barındırıyor” dedi.

BDT ve İç Pazar Rakamları Olumlu

BDT pazarında yüzde 5-10 arasında artış bekleyenlerin oranı yüzde 46 olarak kaydedilirken, yerli turist sayısında da yüzde 5-10’luk bir artış öngörülüyor. Fevzioğlu, “Rusya ve çevresinden gelen turist sayısındaki artış, özellikle dış pazarda Türkiye’nin konumunu güçlendiriyor. Aynı zamanda iç pazarda yerli turist hareketliliğinin devam etmesi de ekonomik istikrar açısından önemli bir unsur” dedi

2025 Yılında Riskler ve Çözüm Önerileri

Turizmciler, 2025 yılı için en büyük riskler arasında yüksek enflasyon, nitelikli personel eksikliği, sabit kur politikası ve ülkeler arası siyasi gerilimleri sıralıyor. Fevzioğlu, bu risklerin yönetimi için iş birliğinin önemine vurgu yaptı: “Sektörün tüm paydaşları olarak iş birliğini artırmalı, yenilikçi çözümler geliştirmeliyiz. Böylece hem iç pazarı hem de dış pazarı güçlendirebiliriz.”