( (

Konya Aydınlar Ocağı’ndan Mehmet Ali Uz’a Ahde Vefa

Kültür Sanat 02.03.2020 - 10:27, Güncelleme: 21.03.2023 - 03:23
 

Konya Aydınlar Ocağı’ndan Mehmet Ali Uz’a Ahde Vefa

Konya Aydınlar Ocağı, “Şeyh-ül Muharrirîn Mehmet Ali Uz’a Doğumunun 85. Yılında Şükran Gecesi” düzenleyerek ahde vefa örneği gösterdi. Prof. Dr. Arabacı da, “Mehmet Ali abi, yerli aydına örnek-model olarak topluma yön gösteren ‘şehrin ışığı’ olmuştur” dedi
Konya Aydınlar Ocağı ve Konya Büyükşehir Belediyesi tarafından Şeyh-ül Muharrirîn Mehmet Ali Uz’a, doğumunun 85. yılında Şükran Gecesi düzenlendi.   Geçtiğimiz hafta sonu Öncü Sosyal Tesisleri’nde gerçekleştirilen programda Konya Aydınlar Ocağı Genel Başkanı Dr. Mustafa Güçlü, Dr. Mehmet Ali Uz’a “Doğumunun 85.yılında Konya kültür hadimlerinden Şeyh-ül Muharrirîn Mehmet Ali Uz’a teşekkür eder, sağlık ve sıhhat ve hayırlı ömürler dileriz” yazılı teşekkür plaketi takdim etti. Dr. Güçlü, Konya Aydınlar Ocağı’nın 34 seneden beri kültürel faaliyet yaptığını ve her Salı il halk kütüphanesinde “Selçuklu Salı Sohbetleri” adı altında bu faaliyetlerin aksamadan devam ettiğini söyledi.   Panel yöneticisi Prof. Dr. Saim Sakaoğlu, sırasıyla Av. Serdar Ceylan, Prof. Dr. Mustafa Küçüködük, Prof. Dr. Caner Arabacı ve Dr. M.Ali Uz’un torunu Melih Kaya’ya söz vererek M.Ali Uz’un hayatını, kişiliğini, gazetecilik ve yazarlık hayatını hatıralar eşliğinde dile getirdiler. Av. Serdar Ceylan, Dr. Mehmet Ali Uz’la nasıl tanıştığını ifade ettikten sonra Uz ailesini kısa ve öz olarak anlattı. Merhaba Gazetesi’nde 300’e yakın yazı yazdığını ve Akademik Sayfalarda ise 600 akademik makale kaleme aldığını söyledi.   “Mehmet Ali Uz bir Konya çınarıdır” Prof. Dr. Mustafa Küçüködük, Dr. Mehmet Ali Uz’u Konya Aydınlar Ocağı başkanlığından beri çok iyi tanıdığını belirterek “Şeyh-ül Muharrirîn Mehmet Ali Uz gerçekten Konya sevdalısı, vatanına ve milletine son derece bağlı bir abimiz. Bizde Konya Ansiklopedisi’nde kendisiyle çalışma şerefine eriştik. Ben Osmanlı tarihi hastasıyım. Profesör olduktan sonra Osmanlı tarihini baştan sona kadar yuttum. Fakat Mehmet Ali abi bana “temelsiz bina yapıyorsun. Dikkat et Selçuklu’yla başla” dedi. Ben Selçuklu’ya döndüm ve okumaya da devam ediyorum. Benim hayatımda çok büyük izleri var, Mehmet Ali abinin. Onu tanıdıktan sonra ekip çalışmasının ve ekip ruhunun ne olduğunu öğrendim.” dedi.   Prof. Dr. Saim Sakaoğlu da, Akademik Sayfalar’ın 6.sayının “Dr. Mehmet Ali Uz 85. Yaş Özel Sayısı” olarak çıktığını belirterek 20 sene önce, Mehmet Ali Uz’la ilgili ilk yazıyı kaleme aldığını fakat onu çok geç tanıdığını söyledi. “Sakaoğlu, “1935 yılında Kalecik Mahallesi’nde doğan Mehmet Ali Uz, Uz ailesinin bir ferdi olarak köklü bir aileden geldiği için Konya’nın bir çınarıdır” diye konuştu. Melih Kaya ise, dedesi Mehmet Ali Uz için şunları söyledi: “Meram’daki bahçeli evde Kur’an eğitimini, Osmanlıca dersleri ve divan edebiyatını dedemden aldım. Kültür çalışmalarına daha fazla zaman ayırmak için 90’da avukatlığı bıraktı. Anneannemiz ve dedemiz o bahçeli evde çorak toprakları güzelleştiriyor, bize değerler eğitimi verdiler. Ailem ve sülalem adına dedeme çok teşekkür ediyorum.”   “Uz, yerli aydın tipine örnek-model olmuştur”   Prof. Dr. Caner Arabacı ise, “Yerli Aydın Tipi ve Gazeteciliği” başlıklı konuşmasında şunları dile getirdi: “Düşünce adamları şehirleri insanla değerlendirirler. Yâni şehir coğrafyasıyla, binalarıyla, yollarıyla şehir değildir. İnsanla şehirdir. O şehre güzelliği veren, değer veren insan unsurudur. Mehmet Ali abi bu yönüyle düşünüldüğünde Konya’yı temsil etme liyakatı olan insan unsurumuzun önemli bir lideri, ağabeyi, kültür adamı. Mehmet Ali abiyi 90’lı yılların başlarında tanıdım. Konya Postası’nda çeketini çıkarmış, masaya oturmuş Akademik Sayfaları hazırlayan bir gayretli adam düşünün. Eğitimine baktığınızda, tekaüt oluncaya kadar yaptığı işlere baktığınızda gazetecilikle hiçbir alakası yok. İmam Hatip okudu ve imam olarak hayatına devam edebilirdi. Hukuk fakültesini bitirdi, hukukçu olarak hayatına devam edebilirdi. Ama o gazeteciliğe soyundu. Neden? Çünkü bir ideali vardı, bir gayesi vardı. Bu milleti yaşatan değerleri gençliğe yeniden sunulmasını düşünüyordu. Üniversitedeki hocalığının altında da bu vardı. Gazeteciliğinde de bu unsur öne çıkıyordu. Çünkü bir koro şefi gibi önem verdiği, güvendiği insanları topluyordu, davet ediyor ve onlara yazılar yazdırıyordu. Bir insan emekli olduktan sonra evinde uzlete çekilip emekliliğin tadını çıkarmayı düşünmeyip de niye yeniden bir çabanın içine girer? İşte aydın olmanın gereğini burada Mehmet Ali abi bir model-örnek olarak hepimize gösterdi.”   S.Ü. Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Okka, Konya Kültür ve Turizm İl Müdürü Abdüssettar Yarar, TYB Konya Şubesi Başkanı Ahmet Köseoğlu da kısa konuşmalarında Dr. Mehmet Ali Uz’a bereketli ömürler, sağlık, sıhhat ve afiyet dileğinde bulundular. Şair yazar İsmail Detseli de, “Mehmet Ali Uz Hocam” başlıklı astroştik şiirini okudu. Kürsüye son gelen Şeyh-ül Muharririn Dr. Mehmet Ali Uz, insan insanın aynası olduğunu ve kendilerini orada gördüklerini ifade etti. Teşekkür konuşmasında duygulanan Uz, günümüzde vefa duygusunun kalmadığını ve sadece İstanbul'da bir semtin adından ibaret olduğunu belirterek "Bu bir vefa gecesidir. Bir kadirbilirlik gecesidir. Can dostlarım iyi ki varsınız. Başta Mustafa Güçlü Bey olmak üzere hepinize teşekkür ediyorum" dedi.   Davetlilere Ahi Aşı İkram edildi   Yemek ve Hatim duasını İbrahim Tunalı Hoca’nın yaptığı Şükran Gecesi’nde, Konya Büyükşehir Belediyesi davetlilere Ahi Aşı ikramında bulundu. Konuşmacılara kitap hediyelerini ise, Konya Büyükşehir Belediyesini temsilen katılan Ömer Baltacı takdim etti. Programa S.Ü. Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Okka, Konya Kültür ve Turizm İl Müdürü Abdüssettar Yarar, TYB Konya Şubesi Başkanı Ahmet Köseoğlu, Konya Yazma Eserler Kütüphanesi Bölge Müdürü Bekir Şahin, Mevlana Müze Müdürü Ömer Faruk Türkkan, Kültür ve Turizm Bakanlığı Konya Türk Tasavvuf Müziği Topluluğu Müdürü ve Mevlevi Postnişini Fahri Özçakıl, Merhaba Gazetesi İmtiyaz Sahibi Halid Şen, Dr.Ahmet Baltacı, Hattat Dr. Hasan Hüseyin Öksüz, Diltaş Yönetim Kurulu Başkanı Ali Ataman, gazeteciler, yazarlar, akademisyenler ve hanımefendiler katıldı.  
Konya Aydınlar Ocağı, “Şeyh-ül Muharrirîn Mehmet Ali Uz’a Doğumunun 85. Yılında Şükran Gecesi” düzenleyerek ahde vefa örneği gösterdi. Prof. Dr. Arabacı da, “Mehmet Ali abi, yerli aydına örnek-model olarak topluma yön gösteren ‘şehrin ışığı’ olmuştur” dedi

Konya Aydınlar Ocağı ve Konya Büyükşehir Belediyesi tarafından Şeyh-ül Muharrirîn Mehmet Ali Uz’a, doğumunun 85. yılında Şükran Gecesi düzenlendi.

 

Geçtiğimiz hafta sonu Öncü Sosyal Tesisleri’nde gerçekleştirilen programda Konya Aydınlar Ocağı Genel Başkanı Dr. Mustafa Güçlü, Dr. Mehmet Ali Uz’a “Doğumunun 85.yılında Konya kültür hadimlerinden Şeyh-ül Muharrirîn Mehmet Ali Uz’a teşekkür eder, sağlık ve sıhhat ve hayırlı ömürler dileriz” yazılı teşekkür plaketi takdim etti. Dr. Güçlü, Konya Aydınlar Ocağı’nın 34 seneden beri kültürel faaliyet yaptığını ve her Salı il halk kütüphanesinde “Selçuklu Salı Sohbetleri” adı altında bu faaliyetlerin aksamadan devam ettiğini söyledi.

 

Panel yöneticisi Prof. Dr. Saim Sakaoğlu, sırasıyla Av. Serdar Ceylan, Prof. Dr. Mustafa Küçüködük, Prof. Dr. Caner Arabacı ve Dr. M.Ali Uz’un torunu Melih Kaya’ya söz vererek M.Ali Uz’un hayatını, kişiliğini, gazetecilik ve yazarlık hayatını hatıralar eşliğinde dile getirdiler. Av. Serdar Ceylan, Dr. Mehmet Ali Uz’la nasıl tanıştığını ifade ettikten sonra Uz ailesini kısa ve öz olarak anlattı. Merhaba Gazetesi’nde 300’e yakın yazı yazdığını ve Akademik Sayfalarda ise 600 akademik makale kaleme aldığını söyledi.

 

“Mehmet Ali Uz bir Konya çınarıdır”

Prof. Dr. Mustafa Küçüködük, Dr. Mehmet Ali Uz’u Konya Aydınlar Ocağı başkanlığından beri çok iyi tanıdığını belirterek Şeyh-ül Muharrirîn Mehmet Ali Uz gerçekten Konya sevdalısı, vatanına ve milletine son derece bağlı bir abimiz. Bizde Konya Ansiklopedisi’nde kendisiyle çalışma şerefine eriştik. Ben Osmanlı tarihi hastasıyım. Profesör olduktan sonra Osmanlı tarihini baştan sona kadar yuttum. Fakat Mehmet Ali abi bana “temelsiz bina yapıyorsun. Dikkat et Selçuklu’yla başla” dedi. Ben Selçuklu’ya döndüm ve okumaya da devam ediyorum. Benim hayatımda çok büyük izleri var, Mehmet Ali abinin. Onu tanıdıktan sonra ekip çalışmasının ve ekip ruhunun ne olduğunu öğrendim.” dedi.

 

Prof. Dr. Saim Sakaoğlu da, Akademik Sayfalar’ın 6.sayının “Dr. Mehmet Ali Uz 85. Yaş Özel Sayısı” olarak çıktığını belirterek 20 sene önce, Mehmet Ali Uz’la ilgili ilk yazıyı kaleme aldığını fakat onu çok geç tanıdığını söyledi. “Sakaoğlu, “1935 yılında Kalecik Mahallesi’nde doğan Mehmet Ali Uz, Uz ailesinin bir ferdi olarak köklü bir aileden geldiği için Konya’nın bir çınarıdır” diye konuştu. Melih Kaya ise, dedesi Mehmet Ali Uz için şunları söyledi: “Meram’daki bahçeli evde Kur’an eğitimini, Osmanlıca dersleri ve divan edebiyatını dedemden aldım. Kültür çalışmalarına daha fazla zaman ayırmak için 90’da avukatlığı bıraktı. Anneannemiz ve dedemiz o bahçeli evde çorak toprakları güzelleştiriyor, bize değerler eğitimi verdiler. Ailem ve sülalem adına dedeme çok teşekkür ediyorum.”

 

“Uz, yerli aydın tipine örnek-model olmuştur”

 

Prof. Dr. Caner Arabacı ise, “Yerli Aydın Tipi ve Gazeteciliği” başlıklı konuşmasında şunları dile getirdi: “Düşünce adamları şehirleri insanla değerlendirirler. Yâni şehir coğrafyasıyla, binalarıyla, yollarıyla şehir değildir. İnsanla şehirdir. O şehre güzelliği veren, değer veren insan unsurudur. Mehmet Ali abi bu yönüyle düşünüldüğünde Konya’yı temsil etme liyakatı olan insan unsurumuzun önemli bir lideri, ağabeyi, kültür adamı. Mehmet Ali abiyi 90’lı yılların başlarında tanıdım. Konya Postası’nda çeketini çıkarmış, masaya oturmuş Akademik Sayfaları hazırlayan bir gayretli adam düşünün. Eğitimine baktığınızda, tekaüt oluncaya kadar yaptığı işlere baktığınızda gazetecilikle hiçbir alakası yok. İmam Hatip okudu ve imam olarak hayatına devam edebilirdi. Hukuk fakültesini bitirdi, hukukçu olarak hayatına devam edebilirdi. Ama o gazeteciliğe soyundu. Neden? Çünkü bir ideali vardı, bir gayesi vardı. Bu milleti yaşatan değerleri gençliğe yeniden sunulmasını düşünüyordu. Üniversitedeki hocalığının altında da bu vardı. Gazeteciliğinde de bu unsur öne çıkıyordu. Çünkü bir koro şefi gibi önem verdiği, güvendiği insanları topluyordu, davet ediyor ve onlara yazılar yazdırıyordu. Bir insan emekli olduktan sonra evinde uzlete çekilip emekliliğin tadını çıkarmayı düşünmeyip de niye yeniden bir çabanın içine girer? İşte aydın olmanın gereğini burada Mehmet Ali abi bir model-örnek olarak hepimize gösterdi.”

 

S.Ü. Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Okka, Konya Kültür ve Turizm İl Müdürü Abdüssettar Yarar, TYB Konya Şubesi Başkanı Ahmet Köseoğlu da kısa konuşmalarında Dr. Mehmet Ali Uz’a bereketli ömürler, sağlık, sıhhat ve afiyet dileğinde bulundular. Şair yazar İsmail Detseli de, “Mehmet Ali Uz Hocam” başlıklı astroştik şiirini okudu. Kürsüye son gelen Şeyh-ül Muharririn Dr. Mehmet Ali Uz, insan insanın aynası olduğunu ve kendilerini orada gördüklerini ifade etti. Teşekkür konuşmasında duygulanan Uz, günümüzde vefa duygusunun kalmadığını ve sadece İstanbul'da bir semtin adından ibaret olduğunu belirterek "Bu bir vefa gecesidir. Bir kadirbilirlik gecesidir. Can dostlarım iyi ki varsınız. Başta Mustafa Güçlü Bey olmak üzere hepinize teşekkür ediyorum" dedi.

 

Davetlilere Ahi Aşı İkram edildi

 

Yemek ve Hatim duasını İbrahim Tunalı Hoca’nın yaptığı Şükran Gecesi’nde, Konya Büyükşehir Belediyesi davetlilere Ahi Aşı ikramında bulundu. Konuşmacılara kitap hediyelerini ise, Konya Büyükşehir Belediyesini temsilen katılan Ömer Baltacı takdim etti. Programa S.Ü. Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Okka, Konya Kültür ve Turizm İl Müdürü Abdüssettar Yarar, TYB Konya Şubesi Başkanı Ahmet Köseoğlu, Konya Yazma Eserler Kütüphanesi Bölge Müdürü Bekir Şahin, Mevlana Müze Müdürü Ömer Faruk Türkkan, Kültür ve Turizm Bakanlığı Konya Türk Tasavvuf Müziği Topluluğu Müdürü ve Mevlevi Postnişini Fahri Özçakıl, Merhaba Gazetesi İmtiyaz Sahibi Halid Şen, Dr.Ahmet Baltacı, Hattat Dr. Hasan Hüseyin Öksüz, Diltaş Yönetim Kurulu Başkanı Ali Ataman, gazeteciler, yazarlar, akademisyenler ve hanımefendiler katıldı.

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ipekyoluhaber.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
( (